İnsanoğlu yaradılışta ahlaklıdır, onun ahlakını ve edebini kendi aklı ve toplum bozar. Akıl edeb ve terbiye, en büyük mirastır. Bu miras ucuz insanlarda bulunmaz. Çünkü ucuz insan ucuz insanlarla beraber olurlar. Edep ve terbiye olmadıklarından dolayı akılları başka türlü çalışır.
Kendilerini çok beğenmekten dolayı büyük gerilik ve cahillik içinde olurlar. Yaptıkları tüm ihanetler sanki normalmiş gibi lanse etmelerinden dolayı. Onların gözünde normal ama diğer insanların gözünde ise onlara bam başka gözle bakılır.
Terbiye ve edebi olamayanlar kendilerini cesur sanarlar, halbuki terbiye ve edebin cesareti olmaz ihaneti olur. Her şeyde ahlak denilen kavram vardır. Hayalı bir insan iyi, güzel ahlaklı biri olur. O insandan güzel bir kokular yayılır.
Ahlaksız ve edepsiz bir insanda ise leş kokusu yayılır. Unutmayınız ki; Ahlak esasen toplumu çöküntüden kurtaracak ve toplumun muhafazasını sağlayacak bir araçtır. Ahlak ve karakteri sağlam olmadıkça bir toplumdan hiçbir şey beklenmez. Aynı gerçeklikte hissedilen kusursuz bir dünyada yaşamak varken gerçek dünyada gerçek ve kusurlu insanlarla yaşamayı kim isterki.
Neden derseniz;
Eğer güven varsa bir kalpte o kalpte sevgi de bulunur dürüstlükte. Eğer o kalpte sevgi yoksa yalanlar üzerine kurulmuş bir sevgi ise,eninde sonunda o kalptedeki yalanlar bir gün ortaya çıkar. Onun için ahlak bir insan için vazgeçilmez bir değerdir. Bizi biz yapan değerler aslında ahlakımızdır.
Bir insana zarar vermenin yanlış olduğu kadar ahlaksız bir insanda ahlak dersi bir o kadar yanlış olur. Neden derseniz ahlaklı bir insan mücevhere benzer değeri hiçbir zaman kayıp olmaz. Ahlaksız bir insanın değeri ise toplumda bir pul dahi ermez. Gerektiğin de topluma ve bir başkasına zarar vermiyorsak, bu bizim ahlakımızın sayesinde gerçekleşiyor demektir.
Ahlaklı bir insan ne topluma nede bireylere zarar vermez.
Kalın sağlıcakla…