Bugun...


Celal DEMİR

facebook-paylas
Engelli misiniz?
Tarih: 03-12-2024 01:47:00 Güncelleme: 03-12-2024 01:47:00


Bugün 3 Aralık engelliler günü…

Bu tiyatro kendimi bildim bileli oynanır.  

Her yıl tüm siyasiler, kamu kurumları ve özel sektör temsilcileri toplanır günü geçiştirmek için bazı söylemlerde bulunur.

Ertesi gün de bu insanlar yine kendi kaderlerine terk edilir.

Kimden bahsediyorum..?

Tabi ki engelli vatandaşlarımızdan. Bugüne kadar hiçbir dertlerine derman olamadığımızdan…

Hiç düşündünüz mü gözlerimizin görmediğini;

Hiç düşündünüz mü doğadaki bin bir rengi keşfedemediğimizi;

Ya da hiç düşündünüz mü yürüyemediğimizi, koşamadığımızı;

Gönlümüzce, fikirlerimizi ifade edemediğimizi, tek başına yemek yiyemediğimizi;

Ya o güzel şarkıları, türküleri dinleyemediğimizi, sevdiklerimizin sesini duyamadığımızı…

İşte onlar tüm bunları yaşıyorlar.

Evet bugün 3 Aralık engelliler günü…

Senede bir gün hatırladığımız…

Toplumda ikinci plana attığımız özürlü vatandaşlarımızın günü…

Yıllarca yeni tasarılar çıkıyor, düzelecek deniyor ancak engelli vatandaşlarımız için ne yazık ki sorunlar devam ediyor.
Halbuki biz de bir gün onların durumuna düşebiliriz diye düşünsek nasıl da kolay çözülecek tüm bu sorunlar…

Özürlülerimiz aciz insan değildir, suçlu değildir.

Hepimiz gibi onlarda yeryüzündeki kaynaklardan istifade edebilme hakkına sahip insanlardır. Onları acınacak bir varlık olarak görmek yerine, verimli olabilecekleri iş ortamlarına kavuşturmak bir insanlık görevidir.
Bence engellilerin sorunlarının çözümü konusunda yapılacak ilk iş onları tüketici durumundan üretici duruma getirmektir. Bu çerçevede onlara korumalı işyerleri açılması ve kendi işyerlerini kurmak isteyenlere destek verilmesi gerektiğine inanıyorum.

Türkiye’deki tüm kamu ve özel sektör kurumları engelli vatandaşlarımıza sahip çıkmalı ve yardım ellerini uzatarak, yeniden hayata dönmelerine imkan tanımalıdırlar.

Türkiye’de yaşayan 8.5 milyon civarındaki engelli vatandaşımızın sorunu bir devlet politikası olmalı ve sadece engelliler gününde hatırlanmamalıdır.

Evet bu tiyatro bugün yine oynanacak.  

Ve ertesi gün de bu insanlar yine kendi kaderlerine terk edilecek.

Unutmayalım ki, acılar, üzüntüler ve sıkıntılar paylaşıldıkça azalırken, mutluluklar, sevinçler ve başarılar paylaşıldıkça çoğalır…

 

VE BİR FIKRA!

 

Çok yakışıklı ve karizmatik bir adam yanında bir devekuşu ile bara gitmiş. Herkes şaşkınlık içinde adama bakarken adam bara yaklaşmış: “Bana bir viski, ona da kırmızı şarap” demiş.

Gece boyunca içkiler içilmiş, yemekler yenmiş. Gecenin sonunda barmen bir kutu içinde hesabı getirmiş, adam kutuyu açmadan, elini cebine götürmüş ve çıkan parayı masanın üstüne koymuş. Sonra da devekuşu ile çıkıp gitmiş..

Bu garip olay üst üste bir kaç gece tekrarlanınca, barmen dayanamayıp adama sormuş: “Her gece cebinizden çıkan para ile hesap kuruşu kuruşuna tutuyor, bunu nasıl başarıyorsunuz?”

Adam gülümsemiş: “Bir gün karşıma bir cin çıktı ve üç dileğimi sordu. İlk olarak yakışıklı ve karizmatik olmayı istedim. İkincisi, ne almak istersem cebimde onu almaya yetecek kadar para olmasını…”

Barmen “peki ya bu kuş?” diye sormuş çekinerek.

Adam, “son dileğimde, yanımdan hiç ayrılmayacak uzun bacaklı bir piliçti” demiş.

 

                      

 

 



Bu yazı 1509 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Linkedin RSS
YAZARLAR
GAZETEMİZ

HABER ARA
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
YUKARI