Tweet |
Hafta kapsamında düzenlenen çok sayıda etkinliğin yanı sıra Kültür ve Turizm Bakanlığınca depremden etkilenen illere gönderilen gezici kütüphaneler de depremzedelere moral ve motivasyon olmayı amaçlıyor. Gezici kütüphanecilik hizmetleri kapsamında, Milli Eğitim Bakanlığı, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ve çeşitli sivil toplum kuruluşlarıyla ortaklaşa çalışmalar yürütülüyor.
İstanbul Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Işıl İlknur Sert, AA muhabirine yaptığı açıklamada, afet bölgesinde insanların ekmeğe, suya ve barınmaya olduğu kadar kitap ve kütüphaneye de ihtiyaç duyduklarını söyledi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğünün gezici kütüphane çalışmasını oldukça başarılı bulduğunu kaydeden Sert, "Tam zamanında gezici kütüphaneleri devreye soktular ve çeşitli illerde görev alan kütüphanecileri deprem bölgesine gönderdiler. Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürü Ali Odabaş, yardımcısı Ahmet Aldemir'i bu noktada minnetle anmak istiyorum. Çok güzel işler yaptılar." dedi.
Doç. Dr. Sert, gezici kütüphanelerin, halk kütüphanelerinin bir yan hizmeti olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:
"Yani bunlar kolaylıkla ulaşılamayan köylere, kasabalara, ilçelere kitap göndermek için tasarlanmış olan otobüslerimiz. Geçmişte eşekli kütüphanecimiz vardı Mustafa Güzelgöz, onun izinden yürüyen halk kütüphanelerimiz, onun izinde yine gezici kütüphanelerle hizmet veriyor. Halk kütüphanelerinin bu yenilikçi yönünü deprem bölgesine taşımak, afet zamanında kütüphanelerin ve kitabın can kurtarıcı olduğunu göstermek çok önemli. Orada çocuklar ve yetişkinlerle arama kurtarma, gönüllü çalışma yapanların da morale ihtiyacı var."
Halk kütüphanelerinde çalışan bilgi ve belge yönetimi mezunu birçok görevlinin şu anda afet bölgesinde aktif olduklarını aktaran Sert, "Orada etkinlikler yapmaya başladılar. Bazı öğrencilerimiz, mezunlarımız palyaço kılığına girdi, bazıları masal etkinliklerinde bulundu. Bazıları boyama yaptırdı, bazıları kitap ayracı tasarlattı, sokak oyunları oynattı. Çocukların neşesini gören çevredeki depremzedeleri de gülümsetti. Bu moral ve motivasyona o kadar ihtiyacımız var ki. Ülkece kenetlendiğimiz bu günlerde, bu görüntüleri görmek çok önemli." diye konuştu.
Işıl İlknur Sert, gezici kütüphaneyi kullanan afetzede çocukların kütüphane görevlilerine sevgi dolu mektuplar yazdığının altını çizdi.
Çocukların çizdiği resimlerin sergilendiğini vurgulayan Sert, otobüs üzerine perde gerilerek açık hava sineması gösterimi yapıldığını kaydetti.
Doç. Dr. Işıl İlknur Sert, Kütüphaneler ve Yayımlar Genel Müdürlüğü ve halk kütüphanelerinin yanı sıra üniversite kütüphaneleri ile sivil toplum örgütlerinin de afet bölgesinde bu tarz çalışmalar yaptığına işaret ederek, şunları söyledi:
"Oyuncaklar, kitaplar toplayıp gönderdiler ve göndermeye de devam ediyorlar. Bunun organize bir şekilde yapılması lazım. Bizim eğitimcilerle çalışmamız gerekiyor. Sahra kütüphanesi kurmak isteyen hocalarımız da var. Bunlar bizim için çok güzel çalışmalar. Yapılması gereken tabii ki çok şey var. Bizim öncelikle orayı unutmamamız gerekiyor."
Marmara Üniversitesi Bilgi ve Belge Yönetimi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Asiye Kakırman Yıldız'ın öncülüğünde sahra kütüphanelerinin Gaziantep Belediyesiyle bölgede kurulduğunu ve çalışmaların devam ettiğini söyleyen Sert, "Sadece Gaziantep Belediyesi değil başka belediyelerin de bu konuda mutlaka çaba göstermesi gerekiyor." dedi.
Sert, 59. Kütüphane Haftası'nın bu yılki "Kütüphane İyileştirir" temasına da değinerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Kütüphane gerçekten bizleri iyileştiriyor. Biliyorsunuz geçmiş yüzyıllarda kitaplar, tedavide kullanılan müzik gibi önemli araçlardan bir tanesi ve geçmişten bugüne baktığımızda özellikle bilgi taşıyıcılarının çok değiştiğini görüyoruz. Dijital, sayısal kütüphaneler demeye çalışıyoruz. Dijital kütüphanelere geçildiğini gözlemliyoruz. Sadece basılı kitaplar değil, aynı zamanda elektronik ortamdaki kaynaklar da artık bizim için çok önemli. Geleceğin kütüphanelerinden de bahsediyoruz. Artık bütün kütüphaneler duvarsız. Bunların hepsinin arkasında bilgi ve belge yönetimi mezunlarımız var. Arşivlerde de arşivcilerimiz var. Biz her zaman şunu savunuyoruz, kütüphanelerde mutlaka kütüphaneci çalışmalı ve atanmalı, istihdam edilmeli. Ayrıca çeşitli etkinliklerle insanlara kitabı okumayı ve kitapların içindekini hayata geçirmeyi sunmayı amaçlıyoruz. Yaşam boyu öğrenmeyi destekliyoruz. Bu yolda kütüphaneciler olarak da rehber olmaya çalışıyoruz okurlara. Bütün halkımızı ücretsiz üye olunan kütüphanelere davet ediyoruz. Mutlaka ödünç kitap alsınlar. Eğitimde ve kültürde zaferler elde etmek istiyorsak bunu mutlaka kütüphanelerle başaracağız."