Tweet |
İSTANBUL- Tiny Home Show Fuarı kapsamında gerçekleştirilen “TÜMEVSİAD Mobil Ev Çalıştayı” katılımcıların büyük ilgisiyle sürüyor. Çalıştayın ikinci günü kapsamında Ekonomist Prof. Dr. Emre Alkin, Av. Gökhan Bilgin, TÜMEVSİAD Başkanı Murat Yıldız ve sektör temsilcilerinin katılımlarıyla “Mobil Evlerin Kanundaki Yeri ve Mobil Evlerin Ekonomiye Katkısı” konulu paneller düzenlendi. Panellerde konuşan TÜMEVSİAD Başkanı Murat Yıldız, “İnsanın kodunda doğaya geri dönüş vardır. Bu nedenle bizim sektörümüzün önüne geçilemeyeceğini düşünüyorum. Sektörümüz kendisini geliştirerek ülke ekonomisine katkı sunmaya devam edecektir” dedi.
Mobil ev sektör paydaşlarını ve tüketicilerini rengarenk bir etkinlikle bir araya getiren Tiny Home Show Fuarı kapsamında, TÜMEVSİAD (Tüm Mobil Ev Sanayicileri ve Dayanışma Derneği) ve BİFAŞ iş birliğiyle gerçekleştirilen “TÜMEVSİAD Mobil Ev Çalıştayı” hız kesmeden devam ediyor. İstanbul Fuar Merkezi’nde düzenlenen fuar ile eş zamanlı olarak başlayan etkinlik, Türkiye’nin ilk Mobil Ev Çalıştayı olma özelliğini taşıyor. 28 Eylül’e kadar dolu dolu bir etkinlik takvimiyle, ünlü konuklarla ve sektöre dair önemli konu başlıklarıyla fuara canlılık katan çalıştayın ikinci gününde; “Mobil Evlerin Kanundaki Yeri ve Öngörülen Yasal Düzenlemeler” ve “Ev Sahibi Olmanın Zorlaşmasındaki Ana Nedenler ve Alternatif Yaşam Alanı Olarak Mobil Evlerin Ekonomiye Katkısı” konulu paneller düzenlendi. Panellerin moderatörlüğünü Haber Sunucusu Meltem Acet üstlenirken, konuklar arasında Ekonomist Prof. Dr. Emre Alkin, Av. Gökhan Bilgin, TÜMEVSİAD Başkanı Murat Yıldız, Akbey Tiny House Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Silinmez ve Hayal Life Tiny House Genel Müdürü Yasin Koç yer aldı. Panellerde mobil evlerin kanuni statüsü ve mobil evlerin ekonomik potansiyeli ile ilgili tüm başlıklar detaylı bir şekilde değerlendirildi.
EMRE ALKİN: RÜYALARIM GERÇEK OLDU”
Panelde bir konuşma yapan İstanbul Topkapı Üniversitesi Rektörü Ekonomist Prof. Dr. Emre Alkin, “Mobil evler (tiny house) alıcısına ve satıcısına bir maddi tatmin yaratmasının yanında ülkemize de ekonomik politika açısından fayda sağlayan bir tarafı var. Prof. Dr. Sadi Uzunoğlu’nun yaptığı bir araştırma gösteriyor ki Türkiye’de orta gelirli olabilmek için insanların karı koca çalışarak evlerine minimum 100 bin TL gelir getirmesi gerekiyor. İstanbul’da ise bu rakam 150 bin TL olarak görünüyor. Bu geliri kazanan insanların maalesef bir ev alabilme imkanları yok. Mobil ev sektörü işte bu noktada bir alternatif oluşturuyor. Şahsi olarak belirtmek isterim ki, yaşam alanı alternatifi bakımından mobil evler ile birlikle benim rüyalarım gerçek oldu. Mobil evlerin mal sahipliği değil ama ev sahipliği konusunda muazzam bir çözüm olduğuna inanıyorum.
Ayrıca, mobil ev edinirken kredi kolaylığı da sağlanabilir. Bu sektör aynı zamanda çok güçlü bir pazar. O nedenle ben bankaların mobil evlere yönelik şu anki bakış açısının zamanla değişeceğini düşünüyorum. Çünkü bankalarımız çevre ve doğayla uyumlu projelere kredi sağlarken daha pozitif yaklaşabiliyor. Ayrıca tiny house sektörünün Birleşmiş Milletler Sürdürülebilirlik Kalkınma Hedeflerinin tam içerisinde olduğunu vurgulamak istiyorum. Bu nedenle Dünya Bankası, İBRD (Uluslararası İmar ve Kalkınma Bankası) gibi finansmanların bu sektör için daha kolay olduğuna inanıyorum. Mobil ev sektörünün Birleşmiş Milletler ilkelerine uygun olduğu anlatılabilirse bu sektörün çok daha ileriye gideceğini düşünüyorum” dedi.
“TINY HOUSE’LAR SORUN
YAŞAMAMASI GEREKİYOR”
Panelde konuşan Av. Gökhan Bilgin, “Mobil evler kapsamında devletin verdiği ruhsatlara karşı bazı belediyelerin, ‘Kaçak yapı’ diyerek yaptıkları açıklamalar hukuka aykırı bir durumdur. Devletin verdiği ruhsat yok sayılamaz. Mobil evler konusunda belediyeler devreye girince bir anlam karmaşası başlıyor. Örneğin belediyeler imar kanunu ile yıkım kararı alıyor. Fakat belediyeler bu yıkım kararını bildiğimiz yıkım senaryoları gibi uygulayamıyor. Belediyeler, ‘Bunu Yediemin Otoparkına götüreceğiz’ diyor. Belediyeler sanırım şu an kendilerinden izin alınması gerektiğini ve onlara vergi verilmesi gerektiğini düşünüyor. Ama şu an mobil evlerin vergi ödeme gibi bir yükümlülüğü bulunmuyor. Mobil evlerin kanunlara göre herhangi bir yere park ettiği zaman sorun yaşamaması gerekiyor. Bugün itibariyle mobil evleri niteliğini yitirmeden kullananlar yüzde 99 oranında sıkıntı yaşamıyorlar. Sıkıntı yaşayan kullanıcılar olsa bile bu süreçte aklanıyorlar” diye konuştu.
“TINY HOUSE TÜRKİYE’DE
HER YERE KOYULABİLİR”
Panelde bir konuşma gerçekleştiren TÜMEVSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Murat Yıldız, “Biz TÜMEVSİAD olarak kurumsal çatımızı oluşturduğumuzda mobil evlerin kanuni süreçleri ile ilgili Türkiye Büyük Millet Meclisine (TBMM) gittik. Ardından bakanlıklar, siyasi partiler, belediyeler ve grup başkanvekilleriyle görüşmeler yaptık. Buralarda yaptığımız görüşmeler sonucunda ülkemizde mobil evlerin tam olarak bilinmediğinin farkına vardık. Bizlere her gittiğimiz yerde mobil evlerle ilgili bir engelin ya da sorunun olup olmadığını sordular. Aslında mevzuat tam olarak belli. Dünya standartlarına uygun şekilde bir tiny house aldığınızda onu götürüp Türkiye’de her yere koyabilirsiniz. Yani biz mobil evleri birinci derece tarım arazisine de sit alanlarına da koyabiliriz. Bunun önünde kanuni olarak bir engel yok. Fakat bizim doğaya ve tarım arazilerine ihtiyacımız var. Bu nedenle biz diyoruz ki, her ne kadar mobil evleri her yere koyabilsek de sit alanlarına ve birinci derece tarım arazilerine koymamalıyız. Eğer bir mobil ev kullanıcısı yanlış bir şekilde altyapı bağlantısı yaptıysa o bağlantı iptal edilebilir. Ama ülkemizde kanunlara göre hiçbir tiny house yıkılamaz” dedi.