Bugun...


Fatma Karabulut

facebook-paylas
İç güdülerimiz… 30-01-2023
Tarih: 30-01-2023 10:02:00 Güncelleme: 30-01-2023 10:02:00


Freud, insan zihnini üç bölümde inceler. İd (bilinç dışı-alt benlik), Süper ego (üst benlik), Ego (benlik). Her birine kısaca değinmek istiyorum.

Bilinç dışı (id), görünmeyen yapıdır. Davranışlarımızın arkasında yatan sebeplerin kaynağıdır. Unuttuğumuzu sandığımız her şey burada saklıdır. Kontrolsüzdür, kuralsızdır, içgüdülerin barındığı yerdir. Haz ilkesine göre çalışır. Tüm dürtüler tatmin olmak ister. Beynin büyük bölümü bilinç dışını düşünmeden otomatik çalışır. O bölüme girip çıkamadığımız için davranışlarımızın kökenine inemiyoruz. Bunu yapabilmenin yolu hipnoz, rüyalar veya dil sürçmesi. Freud’un ‘dil sürçmesi yoktur, bilinç altında saklanılan bir gerçeğin, bilinçsiz bir anda ağızdan kaçırılması vardır.’ sözü buradan gelir. Özetle, hiçbir şey unutulmaz. Biz hatırlamasak da beyin her şeyi id’de saklar.

Ön Bilinç düzeyinde anılarımız ve depolanmış bilgiler vardır. Bazen kolaylıkla bazen de biraz zorlamayla hatırlayabileceğimiz şeylerdir.

Bilinç ise algıladığımız duygu ve düşüncelerdir. Dışarı yansıyan kısmımızdır. Doğduğumuzda, ayıp, yasak, günah kavramlarını bilmeliyiz. Yaş ilerledikçe öğrenilir, çevresel faktörlerin etkisiyle şekillenir. Süper ego, işte bu fren mekanizmasıdır. İd hazza ulaşmak isterken, süper ego onu baskılar.

Egonun görevi düzenlemektir. Dış dünyayla uyumlu davranışlar sergilememizi sağlar. Ernest Hemingway’in buzdağı modeli olarak adlandırdığı yazım teorisi bununla ilişkilidir. Hemingway, bir metinde yer almayan bilgiler buzdağının temelidir der. Yani alt metindir. Yazar, kurgusunu alt metnini çok iyi bilerek hazırlar. Okuyucu bilgiye hakim olmasa bile, okuduğu metinden bu alt metni çıkarabilir. Burada esas olan yazarın marifetidir.

Günümüzde pek çok kitap çıkmakta, bazıları best seller olmakta bazıları da hakettiği değeri görmemekte. Bir kitabın çok satması onu değerli kılmaz. Edebi nitelik taşıdığı anlamına gelmez. Oğuz Atay, yaşadığı yıllarda anlaşılmamış, değeri sonradan ortaya çıkmış bir yazardır. Freud’u, psikanalizi iyice sindirmiş, alt metinleri ustaca kurgulamıştır. Örneğin ‘Unutulan’ adlı hikayede, kadın tavan arasına çıkar. Eski eşyalara bakar. Geçmişle yüz yüze gelir. Alt metin şudur: unuttuğumuzu sandığımız hiçbir şeyi aslında unutmayız.

Yazarın büyüklüğü buradadır. Unutulan için kısa film de çekildi. Ben tam anlamıyla yansıttığını düşünmüyorum. Hikaye kadar güçlü değildi.

Okumak önemli, neyi okuduğumuz daha önemli. Kitap fuarları başlamışken, Oğuz Atay’ın kitaplarını almadan geçmeyin. İyi okumalar.



Bu yazı 839 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Linkedin RSS
YAZARLAR
GAZETEMİZ

HABER ARA
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
YUKARI