İttifaklar yapıldı, güvenli seçim olsun diye taraflar ellerinden geleni yaptı! Seçim gecesi sonuçları heyecanla beklerken, silah sesleri, kutlamalar derken muhalefet nerede diye merak ettik. Şükürler olsun herkes iyiymiş ve Türk tipi başkanlığa adım attık. Bu sistem nedir ne değildir eskisinden farkı nedir anlamaya çalışırken küçük Leyla ve Eylül’ün kayıp olduğunu öğrendik. Maalesef, ikisini de korkunç sondan kurtaramadık. Konu çocuk olunca acı da endişe de üzüntü de vicdan azabı da katlanarak artıyor yüreğinde birazcık merhamet olanların. Utanç ise her bir hücremize işliyor. Yok seçim yok sistem derken en önemli şey çocuklar. Bir toplumun bir milletin sırtını dayayacağı geleceği çocuklar. Onların sağlığı, onların mutlu olması, onların iyi eğitim almaları, onların iyi beslenmeleri her şeyden önemli… Hava kurşun gibi ağır ve şairin ne demek istediğini daha iyi anlıyorum bugünlerde.

Sanki büyüdükçe kötüleşiyoruz. Biz iyi olsak çocuklar kaybolmaz, öldürülmez.Para ve güç peşinde koşan biz yetişkinler kötülüğün ve pisliklerin arttığını, kötülerin çoğaldığını göremiyoruz.Hayvanlarda çocuklar gibi zulme uğruyor. Her ikisine de tecavüz ediliyor. Bozuk zihinler, kötü ruhlar son yıllarda arttı mı diye düşünüyorum. Sadece şeklen yetiştirilmeye çalışılan dindar nesil ahlak duygusunu bilmiyor. Din bize neler anlatmaya çalışır? Doğru anlaşılsa bugünkü utanç tablosu ile karşılaşır mıydık?  Herşeyin başı eğitim; felsefe, matematik, edebiyat olmadan dini  doğru yorumlamamız imkansız.  Uzun yıllar boyunca ufak ufak ve hala eğitimin niteliksiz hale getirilmeye çalışılması nihayet meyvelerini vermeye başladı. Bu arada tabi ki siyasilere büyük görev düşüyor. Ben köpeği olan bakan, kucağında kedisi oturan bir vekil, fidan diken çevreci bir devlet yetkilisi görmek istiyorum. Bu tip mesajlar topluma  sürekli olarak verilse   kısa sürede  katkısı büyük olur.

Asıl hedefimiz çağdaş eğitim olmalıdır ama yakın gelecekte düzelme olasılığı pek yok o yüzden sivil toplum kuruluşlarına ve toplumda göz önünde olan kişilere çok büyük görev düşüyor. Hoşgörü, çocuk sevgisi , hayvanlara merhamet , yaradılanı yaradan dan ötürü sevebilmek  tekrar öğretilmeli .

Son söz, Mustafa Kemal’in çocuklar için yapmış olduklarını düşürsek cevap ortada. O’ndan uzaklaştıkça daha da kötü günler bizi bekler.

Esen kalın