Bugun...


Hüseyin TANRIKULU

facebook-paylas
EHLİYET VE LİYAKAT 23-07-2020
Tarih: 23-07-2020 09:56:00 Güncelleme: 23-07-2020 09:56:00


Bu gün için toplumsal hayatımızın en önemli meselesi haline gelen  EHLİYET VE LİYAKAT "  konusu tartışılıyor.
Ehil olmayan, hak etmeyen ve layık da olmayan kişilere ne sıfatlar, ne koltuklar, ne yüklü aylıklar, ödenekler, hakkı huzur bedelleri  ödüyoruz.
Nereden mi ödüyoruz?
Tabii ki zavallı işsiz güçsüz kıvranan, iki Üniversiteyi aynı anda bitirmiş olan, üç yabancı dil bilen senin benim oğlumun hakkından...
Adamı alıp Devletin en önemli Kurumu'nun başına getiriyorsunuz. Ama O adamın bu makamı doldurabileceğini nasıl ve hangi kritere göre tespit ediyorsunuz?
Türkiye'de hak etmediği halde bir yerlere yükselebilmenin yolu maalesef " Ehliyet ve Liyakat " ten değil, iktidar sahiplerine yakınlıktan ve onların tercihlerine göre hareket edip,sonuç almaktan geçiyor.
Yakın zamanda yaşadığımız en çarpıcı örnekte bunu görmedik mi?
Türkiye'nin gerçekten çok önemli bir Kurumu olan " Türk Tarih Kurumu Başkanlığı "na adını sanını ve liyakatini ve ehliyetini kimsenin bilmediği ve tanımadığı birini atadılar.
Bu çok önemli göreve getirilen Beyefendi artık kendi işinin dışında her konuda ahkam kesebileceğini düşünerek işi ve mesleği ve sorumlulukları  ile alakalı olmayan bir beyanda bulundu.
Çok değişik yorumlara açık olan bu beyanı sebebiyle pişman olup özür de diledi.
Ama ne çare ki, Türkiye artık eski Türkiye olmadığı için, bu kişi her cepheden tenkide uğradı.
Sonunda istifa etmek zorunda kaldı.
Şimdi O'nun yerine bakalım nasıl bir " Ehil ve Liyakat sahibi " adam bulunacak?
Devletimizin çok önemli Kurumları var.
Bilim Kurumları, Hukuk Kurumları, Sosyal Bilimler sahasında hizmet veren kurumlar ve nihayet buralardan yararlanıp hizmet verdiği Üniversiteler...
Türkiye yetişmiş insan konusunda çok değerli zenginliği olan bir ülkedir.
Devlet şayet işi ehline vermez ve bu konuda özensiz davranırsa sonuç hiç bir zaman hayırlı olmaz.
İşin ehline verilmediği zaman da " Kıyameti beklemek " gerekiyor.
Ehliyetli ve liyakatli insanları değil, siyaseten kendisine yakın diye seçtiği insanları ve onların  SEÇİCİ İradde'nin başına ne gibi sıkıntılar getirdiğini son zamanlarda tüm çıplaklığıyla görüyoruz.
Önüne gelenin parti kurup memleket yönetmeye çalışmasının da, Milletin asla iktidara getirmeyi düşünmediği, böyle bir şeyi aklından bile geçirmediği kimi siyasi partilerin " İktidara yürüyoruz " palavrasının sebebi ve bunların palazlanması hep bu hatalardan değil mi?
Yazık, çok üzücü bir durumdur bu gibi gelişmeler. 
Devletin çok önemli Kurumlarını ehliyetsiz-liyakatsiz ve kifayetsiz kişilere lütfen teslim etmeyin. Bundan en büyük zararı " Atama Mercii " olarak sizler görüyorsunuz.


Bu yazı 4567 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Linkedin RSS
YAZARLAR
GAZETEMİZ

HABER ARA
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
YUKARI