Günlerdir savaşlarla yatıp savaşlarla kalkıyoruz.
Ortadoğu artık tam bir kaos cehennemine döndü.
Bir gün Gazze’yi, ertesi gün Lübnan’ı daha sonra Suriye’yi ve bu bölgedeki akan kanları görüyor ve bu bölgenin makus talihini dilimize adeta pelesenk ediyoruz.
Siyonist güçler, bu bölgeyi tam bir kan merkezine dönüştürdü.
Devletler birbirine girdi, teröristler cirit atıyor, insanlar perişan, yuvalar yıkılıyor, insanlar canını kurtarmak için bir sağa bir sola kaçışıp duruyor.
Kısaca tam bir Cehennem hayatı.
Suriye’de yaşanan olaylar bir kez daha gösterdi ki, bu işin çözümü kesinlikle Türkiye’den geçiyor.
Bir barış olacaksa bunun için Türkiye’nin arabulucu olması şart.
Özellikle Suriye’de akan kardeş kanının durması için tek kurtuluş Türkiye.
Bunu Suriyeliler de biliyor.
Halep Kalesi’ne asılan Türk Bayrağı, Tel Rıfat’a Mehter Marşı eşliğinde girilmesi bunun en somut örneği.
Halepliler, “Bizi ancak Türkler rahat yaşatır.” sözünü boşuna söylemiyorlar.
Onlar, tarih boyunca tüm Dünya’ya adalet getiren Türklerin yine bu bölgede insanların huzur ve adil bir yaşam sürebilmelerinin ancak Türkiye sayesinde olacağını biliyorlar.
Tek isteğimiz ve dileğimiz onların bu isteklerinin kısa zamanda gerçekleşmesidir.
Türkiye varsa hayat da var.