Bugun...


Yaşar EYİCE

facebook-paylas
ER GEÇ OLUR!
Tarih: 12-11-2024 00:21:00 Güncelleme: 12-11-2024 00:21:00


‘Korku’ ile ‘ümit’ ayrılmaz kardeş, ya da karı- koca gibidir.

Bunu her yerde yaşar, görürüz, ‘dualarda’ bile…

Tek başına korku, insanları; güvensizliğe ve tükenişe götürür.

Tek başına ümit ise; hiçbir tehlike, zorluk, sınır tanımadığından benliği firavunlaştırır.

Her yerde, otobüsten tutun da çarşıya, hatta komşularımıza kadar ‘Bağırıp, çağırarak haddini aşanlara’ rastlarız. Bazen bizler de bu konuda yani farkında olmadan konuşurken ‘bağırırız’ sanki normal bir şeymiş gibi…

Buna da dikkat etmeliyiz.

Çünkü bu yanımızdakini de çevremizdekileri de rahatsız eder.

Ne derler:

Bağırmak, riya ve şikayetin beslediği bir harekettir.

Ustalarım; Erol Akıncılar ve Ünal Tümin’in de belirttiği gibi; önceden kaleme alınmış sayfaları dakikalarca okumak yarar sağlamaz.

Ruh ve samimiyet önemlidir.

Bunu bulmak da kolay değildir.

Dileklerimiz, çalışarak er geç yerine gelir, ama doğru olursak.

Umut kapısı er geç doğrudan yana olanlara da açılacaktır.

Dualarımız yerine gelecektir.

EV SAHİPLERİ HAKLI

Orhan Kısa Bey, belki de ilk kez ‘kiracılara’ karşı, ‘ev sahiplerini’ koruyan bir mesaj yazmış.

Mantıklı görülen söylem şöyle:

‘Ben hak veriyorum ev sahiplerine.

Her şey ateş pahası iken ev sahiplerine ‘kira artırma!’ diyorlar.

O da milyonlarca liralık yatırım yapmış.

Ürününe veya hizmetine ‘enflasyon oranında zam yapmak’ onun da hakkı.

Yıllarca enflasyon yüzde 120 civarında gezerken ev sahiplerine yüzde 25 zammı mecbur ettiler.

Şimdi normal düzeye gelmesi için enflasyonun 5 katı falan zam yapmaları lazım.

Ancak o şekilde hak ettiği yere gelir kira fiyatları.

Ülkenin ekonomisi bozuksa, sorumlusu hükümettir.

Ev sahibini bakkalı, manavı, marketi, lokantayı vs suçlamayı doğru bulmuyorum…’

İsim gerçek mi?

Tanımadığım olduğu için bilmiyorum, ama okuyunca hak verdim.

BAZI ÖRNEKLER

Kısaca söyleyeyim:

8 bin lira kira, bir anda, birkaç göz aldatıcı makyaj ile 50 bin liraya çıkar mı?

Gördüm…

Hala, dul bir kadının evinde oturan iki kiracıdan biri avukat hanım..

6 bin liraya oturuyor, İstanbul’un en ünlü bir semtinde…

Beş bin liraya oturan bir esnaf, zaman zaman Yunan adalarına gidiyor, nedenini şöyle anlatıyor:

‘Lesyon satıyorum!’

Yani ‘koku’…

Semra Hanıma sordum;

‘Sizin semtte ev kiraları ne kadar?’ diye…

‘Ortalama 20 bin lira!’ dedi…

‘Sen bu kira ile geçinebiliyor musun?’ diye sorduğumda ise ‘Almanya’da çalışan ‘Ya da yaşayan) oğullarımın yardımıyla!’ dedi.

Su parası da ev sahibi Semra Hanım’dan…

Bundan güzel örnekler vardır herhalde..

BUNLAR VİCDANSIZ

Ama ‘vicdansız’ denilen bir ev sahibi yüzünden İzmir’in Karşıyaka semtinden Ziynet-Faik çiftinin, Antalya’ya taşındığını yazmıştım,

Emekli polis memuru Sait T.’nin de aynı şekilde doğma büyüme İzmir’den Antalya’ya taşınmak ve bir el arabası ile ‘sokak lezzeti pilav’ ile ailesine bakmaya çalıştığını öğrendim.

TÜRKİYE GERÇEĞİ

Çok iyi biliyorum, emekliler ya da özellikle dul yaşlıların tek gelir kaynağı anadan- babadan kalan bir evleri oluyor.

Geçinmeleri imkansız…

Ama nedense bu hep göz ardı ediliyor, neredeyse yüzde 90’ı, sesiz, sekin ve yetişme tarzı nedeniyle ‘utanma duygusu’ içindeler.

Özetle kimsesizlerın kimsesidirler.

Özellikle bunları belirlemek lazım.

İnanın bunları muhtarlar bile bilmez…

Çünkü kendi içlerine ve dışarıya kapalı olarak yaşarlar.

Bu kimsesizlerin kimsesini sadece, eğer mahallede eski ise, mahalle bakkalları bilirler.

 



Bu yazı 1622 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Linkedin RSS
YAZARLAR
GAZETEMİZ

HABER ARA
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
YUKARI