Bugun...


Yaşar EYİCE

facebook-paylas
YASALARA GÖRE
Tarih: 11-05-2025 00:34:00 Güncelleme: 11-05-2025 00:34:00


Bilindiği üzere Ülkemizde 16 Ocak1957 tarihinde çıkarılan 6785 sayılı ilk İmar Kanunu yürürlükten kaldırılmış, daha sonra doğan yeni ihtiyaçlara göre birçok değişiklik yapılan yeni 3194 sayılı İmar Kanunu 09.05.1985 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Devamında 3194 İmar Kanununa yönelik düzenlemelerin yer aldığı Çevre Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına dair Kanun,10.Aralık.2018 tarih ve 30621 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmesiyle imar kanununda da değişiklikler yapıldı.

Buna bağlı olarak Büyükşehir Belediyeleri sınırları içindeki çevre düzeni planlarını, Büyükşehir Belediyeleri, Büyükşehir olmayan İllerde ise ilgili Bakanlık yapar, yaptırır ve onaylar.

Ancak ulusal ve bölgesel nitelikteki fiziki planları Bakanlık yapar, yaptırır ve onaylar.

Buna bağlı olarak İzmir Büyükşehir Belediyesi Otopark Yönetmeliği Uygulama esasları 2018 yılında 30340 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak son şekli ile yürürlüğe girmiştir.

Yönetmeliğe göre; ‘Otopark ihtiyacının, imar planı onaylanmış yerleşmelerde ve alanlarda Otopark Yönetmeliği’nin 4. maddesinde belirtilen istisnalar haricinde, bina içinde veya parselinde karşılanması esastır.’

 

YOK KADAR AZ

Gelişmiş ülkelerde inşaatların neredeyse tamamında inşaatın altında ihtiyaca göre 2-3 oto park katları yapılmaktadır.

Bu durum İzmir’de ‘yok denecek kadar az’ var.

Ne yazık ki İzmir’de sağlıklı bir master planı uygulanmamıştır.

Bu gün yaşadığımız olumsuz koşullar, çarpık kentleşme ve ulaşım sıkıntıları had safhadadır.

Hele son zamanlarda aşırı sayıda aracın trafiğe çıkması, çok yüksek binalara izin verilmesi trafik çilesinin yaşanmasına sebep olmaktadır.

KİME FAYDALI?

‘Geçmiş yıllarda İzmir Büyükşehir Belediyesi Kent Konseyindeki bir toplantıya katılmıştım.

Konuşmalar sırasında eski Çiğli Belediye meclis üyelerinden biri; Çiğli İlçemizim imar planlarını yaparken iki katlı binalara izin verdiklerini ancak inşaat temellerinin 4-5 kata kadar sağlam atıldığını, bilahare iki katlı binaların zaman içinde 4 veya 5 kata çıkıldığını çok önemli ve faydalı bir iş gibi anlattı.

Peki bu kanunsuzluğa neden müsaade edildi, bu yapılan şehre ihanettir.

GÖZ YUMULDU

Benzer bir olay da Bornova’da yaşandı.

Önceki Bornova Belediye Başkanlarından rahmetli Naşit Kılıç gecekondulaşmayı önlemek için o zamanlar boş olan şimdiki Atatürk Mahallesini parselleyip imara açtı.

Parselleri de çok cüzi bir ücret karşılığında vatandaşlara şartlı sattı.

Şartı, vatandaşlar evlerini Bornova Belediyesi tarafından hazırlanan iki katlı tip projelere göre yapacaklardı, yaptılar da.

Ama maalesef rahmetli Naşit Kılıçtan sonra birçok ev sahibi iki katlı evlerini 4-5 kata yükselttiler.

Sonra gelen Belediye Başkanları da oy kaygısı ile bu kanunsuz yapılaşmaya ses çıkarmadılar.

Böyle yönetim anlayışı olmaz, olmamalıdır.

Bu şehre ihanettir.

YOL YOK, BİNALAR VAR

Daha da üzücü olan İzmir’in eski yollarının kenarlarında çok yüksek katlı binalar yapıldı ve yapılmaya da devam ediyor.

Ama gelin görün ki yeterli yol ve otopark yok, çok katlı binalar çok fazla var.

Bu da doğal olarak ulaşımı çekilmez hale getiriyor.

Öyle ki geçen ay Kayseri dönüşümde Otogardan Karşıyaka Bostanlıya servis ile 3 saatte zor geldik.

Benzer bir olay da geçen yıl yaşandı.

Karşıyaka Bostanlıdan Çeşme’ye otobandan araba ile 3.5 saatte gidebildik.

Çok acı bir durum, maalesef İzmir’e yakışmıyor.

BÖYLE YÖNETİCİLİK OLMAZ1

‘İstanbul ve İzmir Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü görevlerim sırasında spor karşılaşmaları nedeniyle Avrupa’da birçok şehri, görme fırsatım oldu.

Bu şehirlerin çoğunda tarihi yapılar özel kanunlar ile korunmuş varlıkları günümüze kadar yaşatılmıştır.

Özellikle Moskova’da şehir içi yolları çok geniş tutulduğundan ulaşım da çok rahat yapılıyor.

Ama İzmir kendi güzel tarihini yok etmiştir.

Karşıyaka ve Alsancak’tan Güzelyalı’ya kadar olan sahildeki iki katlı cumbalı evler yıkılmış, yerlerine bitişik nizam on katlı binalar dikilmiştir. Alsancak Kordon’a yapılan on katlı binalarla ‘ÇİN SEDDİNİ’ dikerek, İzmir’in imbat’ını, rüzgarını kesenleri tarih affetmeyecektir.

Bu nasıl bir yönetim anlayışıdır?

Böyle yöneticilik olmaz, olmamalıdır.

BUNLARI BİLMEYEN

‘Şehrimizin ulaşımı ile ilgili yaşadığım bazı olayların birini paylaşmak istedim. Şöyle ki;

‘Tramvay Hattı…’.

2004 yılı İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığımda ulaşımda çok önemli gördüğüm ve seçim çalışmalarımda her fırsatta toplantılarda, görsel ve yazılı basında anlattığım tamamen sahilden giden ilk etapta 65 km.lik ‘Karşıyaka Sasalı – Urla Karaburun Kavşağı Teknoloji Üniversitesi arası’ bilahare devamında Çeşmeye bağlanan 35 km.lik ikinci etap, toplam 100 km.lik çok uzun vadeli tramvay hattı projemi vatandaşlarla paylaştığımda, rakiplerim bana ‘hayal alemindesin, böyle proje olmaz!’ demişlerdi.

Benzer şekilde ‘Bostanlı Üç kuyular arasında tünel-köprü ulaşımı’ için de ‘hayal’ demişlerdi.”

‘Derler sevgili Bahri Vreskala derler… Daha neler neler? Sen de biliyorsun…

Ama ne mutlu sana ki, yazıyorsun…

Ya başını sallayan, yaralı parmağa bile işemeyen yöneticilere ne diyelim?

Dalkavuklar, avantacılar, dolandırıcılar, sahtekârlar, menfaatperestler her devirde olmuştu ve olacaktır.

Bunları bilmeyen yok…

Ama bunlar kimler?

Tabii içimizdekiler…

Dayanıklı ve iradeli arkadaşım Serap Dikmen Ahmetoğlu’nun çağrısı şöyle:

‘Engelli hakları için birlik olalım!

Eşit yaşam hakkını birlikte savunalım!

Aklın baharda olunca, fikrin çiçek açar.

Güzel düşün, güzel olsun!’

Dostları da şöyle diyor:

‘Her güçlü kadının arkasında, onu güçlü olmaktan başka seçenek bırakmayan bir hikayesi vardır..’



Bu yazı 1702 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Linkedin RSS
YAZARLAR
GAZETEMİZ

HABER ARA
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
YUKARI