Bugun...


Ali Coşar

facebook-paylas
KARADENİZ ÜZERİNDEKİ SİNSİ SENARYOLAR VE TÜRKİYE’NİN GÜVENLİĞİ
Tarih: 10-03-2025 00:14:00 Güncelleme: 10-03-2025 00:14:00


ABD ve İngiltere'nin Karadeniz'deki muhtemel varlıklarını jeostratejik avantaja dönüştürmek maksadıyla, Ukrayna'dan başka, Romanya ve Bulgaristan ile, Gürcistan sahillerinde askeri gemi inşa etmek amacında olabilirler mi? Bu sayede, Karadeniz üzerindeki hakimiyetlerini tahkim etmek niyetleri olabilir mi? Romanya ve Bulgaristan’daki ABD unsurları bu durumu istismar edebilir mi?

ABD ve İngiltere’nin Karadeniz bölgesindeki askeri varlıklarını güçlendirmek ve jeostratejik avantaj elde etmek amacıyla Romanya, Bulgaristan ve Gürcistan gibi ülkelerle işbirliği yapması oldukça mümkün. Bu ülkelerde askeri gemi inşa etmek, bölgedeki askeri varlıklarını artırmak ve stratejik hakimiyetlerini pekiştirmek için kullanılan bir strateji olabilir. İşte bu konuya dair bazı temel noktalar:

Karadeniz'deki Askeri Varlıklar: ABD ve müttefikleri, Karadeniz'deki güvenlik durumunu güçlendirmek için Romanya ve Bulgaristan gibi ülkelerde askeri tesisler ve varlıklar bulunduruyorlar. Özellikle Romanya, NATO'nun doğu kanadındaki stratejik önemi nedeniyle önemli bir üs olarak kullanılmaktadır.

Askeri İş birlikleri: Romanya ve Bulgaristan ile olan askeri işbirlikleri, askeri tatbikatlar, ortak eğitim programları ve muhtemel gemi inşaat projeleriyle güçlenebilir. Bu tür işbirlikleriyle, NATO üyeleri bölgedeki güvenlik ve caydırıcılığı artırmayı hedefliyor. Gürcistan da, Karadeniz'deki güvenlik işbirlikleri için önemli bir ortak olarak değerlendiriliyor.

Jefferson Sözleşmesi'nin Önemi: 2022'de devreye giren Jefferson Sözleşmesi, ABD'nin sayısız askeri varlığını bu bölgede tayin ederken, Romanya ve Bulgaristan üzerinde daha fazla etki sağlamış olabilir. Bu, bölgedeki askeri kapasiteyi artırarak, istikrarsızlık durumlarına karşı bir güvenlik şemsiyesi oluşturmayı amaçlıyor.

Stratejik Hakimiyetin Tahkim Edilmesi: Bu tür geliştirmelerin, Karadeniz üzerindeki askeri hakimiyetin güçlendirilmesi açısından önem taşıdığı doğrudur. İlgili askeri varlıkların artırılması, özellikle Rusya ile olası bir çatışma durumunda caydırıcılığı artırabilir ve bölgedeki müttefiklere daha güçlü bir destek sağlayabilir.

Durumun İstismar Edilmesi: Romanya ve Bulgaristan gibi ülkelerdeki ABD askeri unsurları, bu stratejik konumları sayesinde yerel askeri kaynakları ve Putin yönetimi gibi istikrarı tehdit eden unsurlara karşı bir istismar fırsatı yaratabilir. Müttefik ülkelerle işbirliği sayesinde, bölgedeki güvenlik istikrarı daha iyi sağlanabilir.

Uzun Vadeli Etkiler: Bununla birlikte, bu tür askeri gelişmeler, yerel dinamikleri ve Rusya'nın karşı tedbirlerini de tetikleyebilir. Bu nedenle, bölgedeki güç dengesini etkileyebilecek entegre bir strateji geliştirilmesi önemli.

 

SÖZÜN ÖZÜ

 

  • ABD Başkanı Trump’ın 20 Ocak 2025’ten itibaren, tüm yerleşik devletler hukuku ve diplomatik teamülleri yok sayarak, komşuları Kanada ve Meksika üzerindeki askeri – ekonomik tehdit baskısı, Grönland üzerinde hak iddia etmesi, AB’yi Ukrayna Savaşı üzerinden ekonomik  baskı altına alması, Dünya Ticaret Anlaşmalarını hiçe sayarak ithalat vergilerini aşırı oranlara yükseltmesi, Ukrayna’yı Rusya kaşsısında korumasız bırakma şantajı ile, verdiği yardımların karşılığında ülkenin nadir toprak elementlerine çökme hamlesi gibi çıkışları dünyanın çok bambaşka bir evreye geldiğini gösteriyor. İsrail’in dünyanın şimdiye kadar tanık olmadığı insafsız bir Filistin soykırımında ABD ve İngiltere tarafından desteklenmeye devam edilmekte olması, artık her güçsüz ülkenin, süper güçler ve destekçisi İsrail tarafından ilan edilmemiş hibrit bir savaşla, ani bir fırsat hedefi olabileceğini gösteriyor.
  • ABD ve İngiltere'nin Karadeniz'deki güvenlik ve askeri varlıklarını artırma çabaları, Romanya, Bulgaristan ve Gürcistan ile işbirliği içinde olabileceği muhtemel stratejik adımlar arasında yer alıyor. Bu durum, bölgedeki jeopolitik dinamikleri etkileyebilir ve güçlü bir askeri varlık oluşturmak amacıyla planlar geliştirmeye yönelik bir çaba olduğunu gösteriyor.
  • ABD ve İngiltere'nin, Montrö Boğazlar Sözleşmesi'ni değiştirme niyetinde olabileceği fikri hep zihnimizin bir tarafında saklı tutulmalıdır. Bu ülkelerin Karadeniz sahillerinde bir toprağa sahip olmaları halinde, Montrö Boğazlar Sözleşmesini değiştirme yönünde bir avanta kazanmış olacaklardır. Stratejik hedefleri, enerji güvenliği, bölgesel istikrar ve Rusya'nın bölgedeki etkisini azaltma yönünde gözükse de; bu politikalar, bölgedeki güç dengelerini etkileyecek potansiyele sahiptir, ancak bu süreçteki askeri ve ekonomik dinamikler oldukça karmaşık olup, tüm ihtimaller üzerinde çok taraflı – sürekli bir değerlendirmeyi gerektirmektedir.

 

  • ABD ve İngiltere'nin Ukrayna MEB’ndeki hidrokarbon yatakları ve limanlar üzerindeki niyetleri, kesinlikle karmaşık bir jeopolitik senaryonun parçasıdır. Ancak, her iki ülkenin de asıl stratejik hedefleri, doğrudan Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin değiştirilmesi veya Ukrayna'nın münhasır ekonomik bölgeleri üzerindeki doğrudan kontrol sağlamak yerine, üstü örtülü daha geniş bir güvenlik ve istikrar politikaları görüntüsü altında ustaca gizleniyor.

 

 



Bu yazı 638 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Linkedin RSS
YAZARLAR
GAZETEMİZ

HABER ARA
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
YUKARI