Türkiye'de 28 Temmuz’da başlayan ve halen de 2 ilimizde devam eden orman yangınları ciğerlerimizi yaktı.
250'den fazla orman yangınından bazıları halen etkisini sürdürüyor. Orman yangınları sonucu en az 8 kişi yaşamını yitirdi. Yağmur yağmasını sağlayan, havayı temizleyen, toprak kaymalarını önleyen ormanlarımızdır. Ormanlarımız yurdumuzun süsü, güzelliği ve bereketidir.
O araziler evler; ormanlar, patikalar hepsi bizimdir, bizim içindir. Ormanları korumuş hem de faydalı bir iş yapmış oluruz. Bedeli çok ağır olan bu yangınlar; İçimizde bir alev, durmak bilmeyen bir yangın, kül olmuş ormanlar, halen yanmak üzere olan köylerimiz ve mahallerimiz var. Memleket topraktan yana her gün biraz daha kelliğe doğru giderken, ahmaklar da ortalığı güneş sızmaz ormanlarımızı yakıyorlar.
Yeşil görmeyen gözler, renk zevkinden yoksundur. Yurdumuzu yeniden öyle bir ağaçlandıralım ki kör olan bu insanlar dahi yeşillikler arasında olduğunu anlasın bir daha ormanlarımızı yakmasın.
Çam ağaçlarının önlerine başka ağaçlar dikmek lazım yani yanmayan yangına dayanabilir ağaçlar. Bunlar ceviz, kestane, ıhlamur ve akasya gibi ağaçları olabilir. Bu tür ağaçlar hem insanlar hem de hayvanlar hem de bal yapan arılar içinde çok faydalı ağaçlardır. Bu şekilde hem Bir gün doğaya gidin, yeşil giymiş tabiatı seyredin. İçiniz açılır, ruhunuz neşe bulur.
Bir ağaçtan bir milyon kibrit çıkar; bir kibrit ise bir milyon ağacı yaktığını biliyormusunuz.
Yangınsız nice mutlu günlere…