ister istemez bazen insanın elinde olmadan kopuyoruz sinirleniyoruz boş yere ya kalp kırıyoruz ya da kalbimiz kırılıyor, olur olmaz her şeyi kafamıza takıyoruz, arada sırada da olsa, her şeyi kafanıza takmayın.

Çünkü dünyanın ne derdi ne çilesi ne de sorunu asla bitmiyor, birini hal edip tamam dedikten sonra bir başkası başlıyor, yani gelen dertler ve sorunlar nisan yağmuru gibi ardı arkası kesilmiyor. Hani derler ya bunca derdi bunca gamı yalnız mevlam bana mı verdi. Bu dünyada sorunsuz hiç kimse yoktur, herkesin sorunu herkese göre dağ misali.

Sanki bu çileli hayatta ezilen tek kendisi, öyle bir dünya yok ki ancak ölünce dertler ve sorunlar bitiyor, her şeyle mücadele etmek lazım, yoksa biriken sorunlar altından öyle bir hal alır ki, insanın feleği şaşar içinden çıkılmaz bir hal alır.

Umudumuzu kayıp etmeden her şey bugün çok güzel olmayabilir, elbet bir günde her şey çok güzel olabilir, karamsar olmamak lazım. Onun için olur olmaz küçük pürüzlere takılmamak en iyisi olur. Eğer pürüzlere takılırsa insan o küçük gördüğünüz pürüzler sonradan hiç beklemediğiniz bir anda sorun olarak karşımıza çıkabilir. Fazla küçük detaylara takılmamak daha mantıklı olur. Ne yaparsan yap yaranamıyorsun ve yaranamadıkça yaralanıyorsunuz bu da insanın sabrı taşıyor ve isyan etmek mecburiyetinde kalabiliyoruz, olsun herkese yaranacağız diye bir şey yoktur. İnsanların vefalı veya vefasız dostları mutlaka vardır. En azından insanın vefalı dostları olduğu müddetçe her şeyi kafaya takmaya gerek yok. Biliniz ki, yaşadıklarınızla değil yaşattıklarınızla anılırsın. Unutmayınız ki ne yaşattıysanız elbet bir gün onu siz de yaşarsınız.

Niceler kondu göçtü bu haneye. Elbet seni ağlatan bir gün güldürür, Pir Sultan abdal. Kimler geldi kimler geçti, ne ağlayan kaldı nede ağlatan. Değer mi değmez mi ince çizgi buradan başlıyor. Herkesin doğrusu kendisini ilgilendirir, onun için olur olmaz şeyler için; Bazen hiçbir şey olmamış gibi davranarak hayata gülümseyerek yaşamaya devam etmek en güzeli olur.