Bu dünya kimseye bakı değildir, çünkü her şey gelir geçer. İstesek de istemesek de. Bütün sevinçler kederler Yaşanacağı kadardır. İnsan bu hayatta yorulmadan, incinmeden, kırılmadan birçok şeyin farkına varamıyor. Kime sorarsanız sorun cevap aynı, ne sen sor, ne de ben anlatayım.
Keşke hayat toz pembe olsaydı, hayat herkese göre değişir çünkü herkesin bir hayat hikayesi vardır. Biliyor musunuz, mutsuzluk aniden gelmiyor onu hazırlayan nedenlerden dolayı mutsuzluk geliyor. Her şeyin çok renkli ve çok sesli olduğu bu dünya içinde kaybolmuş olduğunuz bir dönemde, eğer bir Umut varsa yüzünüzdeki hüzünlü gülümseyiş ve dilinizden dökülen sitemli sözlerde son bulur.
Unutmayınız ki hayatın tek göstergesi mutluluk değildir. Hayat iyisiyle kötüsüyle. Yaşayıp giderken üzülmeye de ağlamaya da yer vardır. Dünya bu isteseniz de istemeseniz de dünya dönüyor, bu alemde herkes iyi olacak diye bir şey yok, sizin iyiliğinizi istemeyen, kıskanan, çekemeyen, haset eden çevrenizde mutlaka insanlar vardır. Bunları kafaya takmaya gerek yok. Kardeş de olsanız dostta olsanız fark etmez eğer arada sevgi saygı paylaşmak yoksa her şey nafile eğer aralarında paylaşmak varsa birbirinin hakkında fesat ve kötü düşünmeye hiç gerek kalmaz. Yalan dünya kimseye yar olmadı ki bizlere de yar olsun.
Yani Kral olsak ne yazar bu yalan dünyada tatlı bir söz güzel bir gülümseme bağlar insanı hayata. Gerçeği her zaman savunun, anlayan olmasa bile en azından vicdanınıza karşı hesap vermekten kurtuluş olursunuz. Her şeye evet diyen insanlar asla gerçeklerle yüzleşemezler.
Çünkü insanların yalnızca gerçeğin ne olduğunu bilmesi yeterli değildir; doğruyu istemesi ve yapması da gereklidir. Hiç bir zaman kimse gerçekleri gizleyemez mutlaka bir yerde patlak veriyor. Ne yaparsanız yapın, nasıl yaşarsanız yaşayın; ama menfaatiniz için birilerini ağlatmayın, çıkarlarınız için hiç kimseyi satmayın, bu dünya etme bulma dünyası bugün bana yarın sana onun için hiçbir şeyin önemi yoktur; yeterli olan sadece sağlık biraz huzur.