Mahşerde davacıyız. Bazen insan öyle doluyor ki, derdini kime açacağını, kime dert yanacağını, bu yapılanlar karşısında nasıl hareket edeceğini tam olarak bilemeyince sitem etmekten başka bir şey kalmıyor.
Kendi yaşamları için; Zulüm edenlerden davacıyız.
Zulmü alkışlayanlardan davacıyız.
Kendilerinin katlanamadığı eziyete başkasının tahammül etmesini isteyenlerden davacıyız. Fakir fukaranın malını yiyenlerden davacıyız.
Çalıp çırpanlardan davacıyım.
Yerini yurdunu evini barkını başına yıkanlardan davacıyız.
İnsanları hüsrana uğratanlardan davacıyız.
Söz verip sözünü yerine getirmeyenlerden davacıyız.
Umut verip ümitsizliğe düşürenlerden davacıyız.
Denizde cesetleri bulunan melek yüzlü sığınmacı çocukların ölümlerine sebebiyet verenlerden davacıyız.
İnsanların gururuyla oynayanlardan davacıyız.
Bizlere öksüz ve yetim muamelesi yapılmasından, bizi biz yapan değerlerin horlanmasından, aşağılanmasından, yok edilmeye çalışılmasından davacıyız.
Kardeşi kardeşe kırdırmaya çalışarak kendi varlıklarını sürdürmeye çalışanlardan davacıyız.
Bir hiç uğruna barış dururken savaş çıkaranlardan davacıyız.
Ülkemizi bölüp parçalanma operasyonları karşısında kılını kıpırdatmayanlardan davacıyız. Kendi çıkarları için ülkemizi kan ve gözyaşına boğanlardan davacıyız.
Suriye de savaşta yaralanan ve melek kadar güzel olan O çocuğun ölmeden önce söylediği gibi sizi Allaha şikayet edeceğim dediği gibi bunları yapanlardan davacıyız. Hakim bey.
Bugün gücümüz yetmiyorsa yarın mahşerde onlardan davacıyız hakim bey, davacıyız.