Bİr geziye gidersiniz hem sizin dünyanız değişiri hem de dünyanın gidişatı değişir.

 Elbette tüm bu değişimi değiştirenler vardır…

İşte o değişimi değiştirenler bugün köşeyi dönenlerdir. İcad başkasının, patent başkasının olunca şöhrette şişer cüzdanda  şişer..

Hem tarihe adınız yazdırtırsınız, yaşadığınız sürece de acayip karizmasınızdır.

Bu hamburger işi de böyle bir şey…

Nerden çıktı bu hamburger işi derseniz hatırlatalım; geçtiğimiz günlerde Dünya Hamburger Günü kutlandı…

…

Bakmayın  hamburger sözcüğünün başındaki “ham” ibaresinin İngilizcede “domuz butu” anlamına geldiğine…

Alakası yok…

Aman sizde  “gavur işi “ demeyin…

Aslında bizler için, çok önemli Çünkü Ortaasya kökenliler için Hamburger ata yemeği…

Asıl adı Tatar bifteği..

İşin öyküsü şöyle;

xxx

. 'Ham' kelimesinin İngilizcedeki anlamı domuzun but kısmından alınan ve tuz, şeker ve baharatla saklandıktan sonra yenilen et anlamına gelmektedir. Bu bilgiler ışığında hamburger domuz etinden yapıldığı için bu adı almıştır diyebilir miyiz? 
Kesinlikle hayır! Hamburgerin tarihi çook uzaklara, fakat bize yakın yerlere dayanıyor. Orta Asya'ya Tatar diye bilinen Türk toplumlarında  savaşçı Tatar atlıları çiğ et yiyorlardı. Bu sebeple seferi yapan kişiler atların eğerlerine eti sıkıştırıyormuş, atın hareketiyle sıkışan ve ısınan et az da olsa pişmeyi başarıyor. Sonuç olarak tabu etin daha rahat çiğnendiğini farkeden Tatar Türkleri zamanla bu ete tuz, biber ve soğan da eklediler ve bugünkü bilinen 'Tatar Bifteği' ortaya çıktı.

​Hikayenin başlangıcı böyle fakat hayatımıza girişi Almanya'nın Hamburg şehrinden bir tüccar, Orta Asya'da 19. yüzyılın ortalarında az önce anlattığım Tatar Bifteği'ni görür ve Almanya'ya getirerek Hamburg Bifteği olarak sunar. Evet o dönemde iletişim ve haberleşme az olduğu için Tatar Bifteği olduğunu kimse anlayamaz. Daha sonraları bir aşçı bu eti pişirir ve servis eder ona 'Hamburg'a ait' anlamında hamburger adını verir. 
Hamburger Almanya' dan da uzaklara göç eder. Yine aynı tarihlerde bir fizikçi ve aynı zamanda yemek geliştirme uzmanı olan Dr. J. H. Salisbury hamburgeri İngiltere'ye getirir. Salisbury sağlıklı bir yaşam için günde üç kere, önceden sıcak su ile yıkanmış biftek yenilmesi gerektiğine inanıyordu. Bu şekilde hazırlanan hamburgere İngiltere'de 'Salisbury Bifteği' adı verildi. 
Diğer bir yayılımı ise, 19. yüzyılın sonlarında Alman göçmenleri ile Amerika'ya gitti. Hamburger etinden yapılan köftelerin ismi burada hamburger olarak yerleşti. 1932 yılında Amerikalı John T. Gregore tarafından patenti alındı ve bugünlere kadar geldi bizlere ulaştı. (Alıntı. Google)

Xxx

Yani garibim tatar savaşçılarının aç kalmamak adına kir pas içinde yedikleri ete biir haller oluyor. O savaşçının icadını köfte yapan adamlar Tataristan bütçesinin 10 katından fazla paraya sahip oluyor…

Yapacak bir şey.. Adam Amerika da Türk yoğurdu yapıyor adını da Türkçe koyuyor, ama altına da Grek yoğurt yazıyor…

Türkiye’de bu adama yurt dışında başarılı olmuş iş adamı madalyası takıyor…

Ne demeli.. Sizce….