Siz düşüncelerinden ve bu düşünceleri yazdıkları için terör örgütü mensubu, vatan haini, şu bu diye içeri atılıp aylardır, yıllardır dört duvar arasında kalan meslektaşlarınız için, ağlamayı bırakın, tek yazı yazdınız mı? Eminim adınıza leke gelir diye tanıdıklarınız bile olsa ziyarete bile gitmemişsinizdir!

Devir sizin devriniz sanıp at gözlüklerini takıp alkışlayıp durdunuz her şeyi!

Tutturdunuz bir FETÖ, dünyanın açık açık yazdığı, mecliste soruşturulsun diye verilen önergenin bile AKP ve MHP tarafından reddedildiği  15 Temmuz senaryosunu veFetö’nün siyasi ayaklarını araştırılması konularında bile “hayır araştırılsın, aklanın” dediniz mi?

Hayretler içinde izliyoruz siz yandaş gazetecileri. Hadi bazıları lüks uçaklarda oradan buraya uçtuğu ve hayatlarında görmedikleri debdebeyi basın yoluyla CB’leri tarafından yaşatıldıkları için tabii alkış yazıları yazacaklar. Aslında yazdıklarını da sadece kendileri yazacak kendi gibileri okuyacak ama ya sizlere ne oluyor?

Bunca yıllık gazeteciyim diyorsunuz ama bir adım öteyi görebilme gücünüzü hemasette yitirmişsiniz, evrensel bakma nedir hiç öğrenmemişsiniz gibi geliyor bana. Ya da işinize öyle geliyor!

Ayıp, gerçekten ayıp. Sizlerin basın kartı alınınca mı sesiniz çıkacak?

Sizden farklı görüşleri savunan ve yazan meslektaşlarınızın basın kartları alındığında “iyi olmuş” diyeceksiniz ama kendinize sıra geldiğinde bas bas bağıracaksınız! Ne güzel iş!

İşte demokrasi bilincinin olmadığı toplumlarda gazetecilik de böyle olur Taraflı ve kör!

Bir gazetecinin isterse 50 senelik basın kartı olsun, tarafsız değilse, gördüğü haksızlıkları ve/ya iyi giden şeyleri olduğu gibi yazmıyorsa, halkı bilgilendirme amacıyla yazmıyorsa, sadece yaranmak amacıyla kalemi eline alıyorsa, halk bunlara demez, iktidar kalemi der sadece. Bu kalemler de kendileri yazar kendileri ve benzerleri okur, körler sağırlar birbirini ağırlayıp durur…

Şunu öğrenmesi lazım bu halkın! Adalet herkes için ya vardır ya yoktur. Nalıncı keseri değildir hak hukuk adalet. Sizlerin basın kartını alan memurlara da kızmayın. Sizi CB’niz bile kurtaramaz, Sivas katilini tonton dede yapan zihniyet atadı sizin basın kartınızı elinizden alan memuru da, görevliyi de. O da aldığı emirleri uygulayan biri, niye kızıyorsunuz?

Esas kızılacak adaletsizlikler, kişiler varken en kolay yolu seçip vurun abalıya diyorsunuz!

İşte biz buna karşıyız.

Vicdanınız ve meslek etiğiniz varsa, ya da kalmışsa hadi tarafsızca ve gerçek bir gazeteci gibi yazsanıza bu konularda! Bunlar sadece mecliste AKP ve MHP tarafından anında reddedilen ama kamu vicdanını derinden etkileyen yüzlerce konudan sadece birkaç madde! Merakımız sadece şu: Neden araştırılmaları engellendi?

ParadisePapers, Suriyeliler önergesi,Çocuk İstismarı, Kadın Cinayetleri, 17,25 Aralık,15 Temmuz’un siyasi ayağ,Paralelyapı,Terör olayları, Bonzai , Asker zehirlenmeleri, ASELSAN, Maden kazaları, Rant, Yolsuzluk ,Faiz Lobisi ,ÖSYM usulsüzlüğü, vs,vs… hangi birini yazalım?

Yazacak çok şey var ama bu kadar yeter anlayana!

Erdemli insanların toplumuzda artması dileğiyle, yazımı Voltaire'in bir sözü ile bitirmek istiyorum.

 "Düşüncelerine katılmıyorum, ama senin düşüncelerini savunma hakkını sonuna kadar destekleyeceğim."  Voltaire