Bugun...


Nevzat LALELİ

facebook-paylas
Karar verdin mi sebat et… 14-08-2021
Tarih: 14-08-2021 12:32:00 Güncelleme: 14-08-2021 12:32:00


Bir iş yapmadan önce yapılan istişare, sadece Müslüman idareciler tarafından uygulanan önemli bir sistemdir. Çünkü bu inancın idarecileri, yaptıkları her işten ve her zaman Allah’ın rızasını beklerler, işlerinde hayır isterler ve hayır umarlar.

Bu zihniyetin dışında iki ana gurup daha vardır ki bunlardan biri diktatörlüktür. O gece diktatör rüyasında bir şey görür veya birisi iktidarına devamlılık sağlayacak bir uygulama söyler, diktatör istişareye bile lüzum görmeden o şeyin yapılmasını emreder.

Diğeri ise sermayenin ve sömürünün egemen olduğu Kapitalist bir sistemdir ki orada ister idareci olarak görünsün veya ister görünmesin her zaman patronun dediği olur. Bir istişare yapılıyormuş gibi çoğunluğun dediği oluyormuş gibi görünse de heyettekiler menfaatleriyle patrona, idari olarak bir üst makama bağlı olduklarından patronun veya amirin talimatı dışına çıkamazlar.

 

İSTİŞARE DE

SERBEST FİKİR

İstişare de fikirlerin ve görüşlerin serbestçe ifade edilmesi, yapılacak işin en kısa zamanda, en ekonomik olarak ve en verimli yapılmasını sağlar.

Bir konu Şûra’ya getirildi ve istişare edildi, enine boyuna her şey konuşuldu. Sıra bu konunun veya ortaya çıkan alternatiflerinden birisine karar vermeye geldi ise bu kararı nasıl vereceğiz?

İstişareye önem verilen sistemde kararı, oturumu idare eden başkan, lider bildirir.

Başkanın ortaya koyduğu karar, istişarede ister menfi fikir, ister müspet fikir ortaya atmış olsun, her kes tarafından kabul edilir ve uygulamaya konulur. Hiç kimse sürdüğü kendi fikrinin esiri olarak fikrinde ısrar etmez.

İstişare ile işleri yürütme sisteminde, başımıza işler açan nefisler devre dışı bırakılmış, teslimiyet kapısı açılmış böylece kardeşlik ve yardımlaşma bağları güçlü tutulmuştur.

Bu sistem de verilen karar ile uygulama sonucunda çıkan netice arasında bir bağ kurulamaz. Yani biz de hiç kimse; “Aldığınız karar yanlıştı. Onun için neticesi de böyle kötü çıktı” diyemez. İstişare etmek, karar almak, uygulamanın şartlarını hazırlamak, azmetmek, sabır etmek ve Allah’a tevekkül etmek bu sistemi benimseyenlerden, neticeyi halk etmek ise Allah’tandır.

Zira Allah (c. c) Bakara suresi 216. Ayette; “Savaş hoşunuza gitmemekle birlikte üzerinize farz kılındı. Bir şeyden hoşlanmadığınız halde o sizin iyiliğinize olabilir. Bir şeyi de sevdiğiniz halde o sizin için kötü olabilir. Allah bilir, siz bilmezsiniz” buyrulmaktadır.

Bedir harbinde Peygamberimiz doğru karar aldı da onun için galip geldi diyeceklere, Uhud harbinde Peygamberimiz yanlış karar mı aldı da mağlup oldular sorusunu sormak gerekir.



Bu yazı 4718 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Linkedin RSS
YAZARLAR
GAZETEMİZ

HABER ARA
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR