Akıl ile sezgi arasında kalp köprüsü vardır. Eğer tarafsız gözlem ile kalp köprüsünden geçerseniz sezgi düzeyine ulaşırsınız. Kalp, akıl ile sezgi arasındadır. Sezgi düzeyine erişmek için belirsizlik düzeyine karşı çıkılmamalıdır.
Belirsizlikten hoşlanmayabilirsiniz ama belirsizlik cesareti artırır ve hayatta her zaman risk alınmalıdır. Hayatı dolu dolu yaşamak için belirsizlikler yaşamın içine alınmalıdır. Belirsiz olan her şey sır içerir ve eğer sırrı çözmek isterseniz yaşamı ıskalarsınız. Belirsizlik diyarında sırla yüzleşeceksiniz. Varoluşsal sırlar, belirsizlik diyarındadır. Sır sanatı gizemlerin gizemidir. Sezgi sayesinde sırlar diyarına da ulaşabilirsiniz. Beklentisiz olduğunuzda birkaç tane anlık deneyim bile yaşayabilirsiniz.
Tekamül ettikçe, değiştikçe, olgunlaştıkça istediğiniz kadar gerçekle yüzleşebilirsiniz. Tekamül ettikçe hem kalbi hem de aklı aşarsınız ve sır diyarına adım atarsınız.
Varoluşu deneyimlemek isterseniz, özvarlığınıza yeni kapı açmak gerekebilir. Bu kapı ile mantık sınırlarını aşar ve sırrı algılarsınız. Günlük yaşamda mantığını kullanabilirsiniz ama gökyüzüne baktığınızda mantığı bir kenara atın ve kalbinizin sezgilerinizin kapılarını açın.
Aşk da bir sırdır ve aşkın sırrını keşfetmek için aşkı yaşamak ve ona katılmak gerekir. Bunun için aşka kendinizi bırakmak gerekir. Varoluşsal bütünlüğe aşk aracılılığıyla ulaşabilirsiniz. Bilinmeyenin kapıları size açılacak ve sırrın keyfini çıkarmaya başlayacaksınız. İlk adım, özvarlığınızı açıp sırrı varlığınıza davet etmeniz gerekir. Böylece önyargısız ve gözlemci olabileceksiniz. Sırlar kapısının anahtarı, izleyici değil katılımcı modda olmaktır.
Kendinizi varoluşun ve içinizde atan yaşamın akışına bırakın, zihni aşacak ve zihnin sessizliğini yaşayacaksınız. Sırrın gelmesi için zihindeki düşünceler atılmalıdır. Böylece ego eriyecek ve varoluş tüm çıplaklığıyla karşınızda olacak. Gerçeğin kanatları sizi uçuracak ve hiç bilmediğiniz diyarlara sizi götürecek.