Demokrasi...

Diplomasi...

İkiz kardeşler...

Demokrasinin temel taşı diplomasi...,

İngiltere'nin efsane Başbakanı Winston Churchill diyor ki;

'Demokrasi kötü bir rejimdir. Ama daha iyisini buluncaya kadar bu rejimle idare edileceğiz'

Bir başka düşünür ise, şu veciz kelamı etmiş;

' Demokrasinin baş düşmanı bizzat demokrasidir. Demokratik haklar kötüye kullanılırsa demokrasi yok olur'

Yani demokrasinin bize tanıdığı haklar, bizim demokrasiye zarar vermeyeceğimiz ölçüde verilen haklardır...

Elbette bu sınırda, görece bir sınırdır...

Kimine göre; bir görüş demokrasinin temel taşıdır. Karşıt görüş ise tam tersidir.

İşte bu demokrasi anlayışı, tahammül kültürünü içselleştirememiş toplumlarda karşıtlıkları derinleştirir,  'anarşi' dediğimiz kavram bu noktada oluşmaya başlar.

Eğer 'anarşi'yi iyi idare edemez ve onun silahlanmasını engelleyemezseniz 'terör' kavramını derinleştirir ve onunla yaşamaya başlarsınız...

Esas olan, demokratik alanı kontrollü olarak genişletmektir.

Türkiye de eğer iktidar erki sizde değilse,  demokrasi sınırsızca istenmektedir..

Eğer güçlü olan siz iseniz,  'Az olsun ama sadece benim olsun' noktasındasınız demektir...

İşte bu derin görüş ayrılığı, zaten Churchill'in ifadesiyle kötü olan 'demokrasi' ayaklar altına alınmaktadır...

Bir taraf demokrasinin sağladığı özgürlüğü, sınırsızca ve fütursuzca kullanıp onu heba ederken, karşıt görüşün tepkisi ise sert olmaktadır.

Bu bir Türkiye öyküsüne beziyor...

On yıllardır böyle...

Bu öykünün değişmesi şart...

****

Gelelim  ikinci noktaya...

Diplomasi....,

Dünya felsefe tarihinin uydurduğu ve icat ettiği en büyük palavra...

Diplomasi nedir?

Öncelikle belirtelim, bu tanımlamalar tüm dünya ülkeleri geçerlidir.

Diplomasi;Sahtekarlıktır…Yalancılıktır...İki yüzlülüktür...Hainliktir...Çıkarcılıktır...Arkadan hançerlemektir...

Hatta hatta; Siyasi dolandırıcılıktır...

Bir şeyi diplomasiyle çözemezsiniz...

Diplomasiyle çözdük diye halkınızı uyutursunuz...

Örnek mi

PKK'yı terör örgütü sayan ve lanet okuyan tüm ülkeler, o teröristlerin kullandığı silahları veren ülkelerdir...

ABD'ye tüm diplomatik(!) kanallardan YPG'/PKK nin terör örgütü olduğunu anlatmaya çalışıyorsunuz...

ABD bunları bilmiyor mu?

Bal gibi biliyor...

IŞİD'e karşı kendi askerlerini, ABD  halkının tepkisinden dolayı sahaya süremiyor...

Ayrıca bugüne kadar kazanabildiği tek savaş yok...

Suriye bataklığında da çöle saplanıp kalmak istemiyor.

En rahat ölecek olanlar ise, kendisini kahramanlar tugayı sanan  YPG/PKK embesilleri...

Embesillerini dedik ya, kurşuna karşı rahatlıkla ABD tarafından gönderiliyor...

Ölen militanın yasını ABD halkı tutmaz...

Ama kahramanlık masalını o zavallı insan müsveddesi yutar...

Önemli olan ABD'li analar ağlamasın.

O embesiller de bu dolmayı  öyle bir yutar ki, hiç baş edemeyeceği bir düşman daha çok biler, daha çok kinlendirir....

Ve hep güdük kalır...

Yani diplomatik zafer kazandığını zannedenler, daha sonra o coğrafyanın 'eğrelti otu' olarak yem olur giderler...

Elbette, bu arda diplomasi yapanlar, kaşla göz arasında  'dost olduklarını' söyledikleri ülkeleri de dört bir yandan kuşatırlar...

Buda yeterli değil..Diplomasi burada da bitmiyor. ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Bolton’un haritasında Hatay Suriye’ye ait gözüküyor. Dışişleri Bakanı Pompeo’nun haritasında ise Türkiye ikiye bölünmüş. Anadolu’nun doğu bölgelerine ism faln mı arıyorlar…

Sonrada “1sehven hatası” deniyor..

İşte bunun adı da diplomasi..

ABD bilmiyor mu,Türkiye'nin güney doğusu sınırının tümünün bir PKK devletiyle sınırlanmasına izin vermeyeceğini...

Ve de Kuzeydoğusunda Ermenistan’a  genişleme izini  vermeyeceğini..

Olası bir böyle oluşumun 10 yıllarca sürecek kanlı bir dönemin başlatacağını.....

Elbette biliyor...

'Sam amca' şimdilerde son diplomatik oyununu oynuyor...

Türkiye’yi oylayabildiği kadar oyalıyor…

O nedenle de toplantılar peş peşe yapılıyor…

Zira ABD  dünyanın büyük amcası, herkese ulufe dağıtıyor…

Türkiye, bunlara direniyor ve karşı ataklar yapıyor..

Yani uzun lafın kısası buna literatürde diplomasi deniyor…

Bunu da demokrasi içinde yapıyorsunuz

Neymiş efm.