Yakın tarihimizde büyük savaşlardan sonra neler yaşadığımızı, bugünlere nasıl geldiğimizi, Devletimizin nasıl şekillendiğini, toplumsal yapımızın nasıl bir değişime uğratıldığını zaman zaman düşünürüm.
Zaman içinde bu konuda yazılıp çizilen bir çok makaleyi, röportajı, kitapları dikkatle inceler ve tarihi gerçeklerle karşılaştırmaya da çalışırım.
Bunu haddini aşmayacak kadar tarihi bilgi birikimiyle zaman zaman ele alır ve yazılar da yazarım.
Bir Cumhuriyet aydını olarak ortada dolaşan, hatta epeyce de ünvan sahibi olabilmiş çoğu kişinin nedense tarihi olayları " Siyasi mensubiyetleri " açısından ele aldıklarına şahit olmaktayız. Bu değerli Şahsiyetler arasında Sefirlik yapmış olanlar, daha sonra Milletvekilliği yapanlar da vardır.
Bunlardan birisi de " Şöhretli " Profesörlerimizden İlber Ortaylı'nın "Atadan hemşehrisi " olan Sayın Onur Öymen'dir. Onur Öymen Emekli Büyükelçilerimizden ve koyu CHP'lidir. Hatta koyu İnönücü de diyebilirsiniz. İlber Hoca " İSMET PAŞA " başlıklı tam sayfalık gazete yazısında, " İsmet Paşa'yı mülahaza etmek kolay iş değildir. Sırf O'nu değil, İstiklal Savaşı Komutanlarının hiç birini böyle kolayca çizemezsiniz.Tarihi Şahsiyetleri eksik bilgiyle günlük tartışmalara karıştırmayalım " diyor ve " 100 yıl önce 11 Ocak 1921'de birinci İnönü Muharebesinin kazanıldığını " hatırlatarak İnönü'ye apayca övgüler düzüyor.
İlber Hoca bu uzunca tarih makalesinin alt köşesine de Onur Öymen Beyefendi'nin " Baskılara direnirken " adını verdiği yeni kitabını da tanıtmayı ihmal etmiyor.
İsmet Paşa denildiğinde aklıma LOZAN ANLAŞMASI gelir nedense. Lozan'da başta İngilizlere ve beynelmilel Siyonizmin oyunlarına nasıl getirildiğimizi hatırlarım.
İlber Hoca elbette aklımda kalan şu gerçek " Hezimet " anlaşmasının nelere mal olduğunu ve ne için yapıldığını da bir gün yazarsa çok mutlu oluruz.
İlber Hoca, Lozan'da İngilizleri Temsil eden Lord Curson'un Parlamento'da yaptığı konuşmayı herhalde biliyordur.
Lord Curson'a İngiliz Parlamenterler soruyor: " Türklerin istiklalini neden kabul ettiniz? "
O da cevap veriyor: " İşte Türkler asıl bundan sonra bittiler. Bundan sonra asıl güçlerine asla ulaşamayacaklardır. Zira biz onları Lozan Anlaşmasıyla ruhen,imanen öldürdük. Türkler İslamdan uzaklaştırılacaklardır. BUNUN İÇİN İSMET İNÖNÜ BİZE SÖZ VERDİ. (İngiltere Parlamento tutanaklarında bu konuşma aynen böyle yer almıştır.)
Lozan'a İsmet İnönü'nün yanında giden meşhur Haham HAYİM NAHUM da vardır.
Hayim Nahum'un Lord Curson'a söylediği şu sözler de tarih kayıtlarında yer almıştır:(Tarih Ansiklopedisi 3.Cilt )
" Siz Türkiye'nin mülki tamamiyetini (İstiklalini) kabul edin, ben onlara İslamiyeti ve İslam Temsilciliğini ayaklar altında çiğnetmeyi taahhüt ediyorum."
Sonuçta;
- Lozan Anlaşması 24 Temmuz 1923'te Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde kabul edilir.
- Hemen akabinde Yunanistan da kabul eder.
- İngilizler bilhassa beklerler duruma bakarlar, arzularının yerine getirildiğini gördükten sonra, yani bir yıl sonra 16 Teemmuz 1924'te imzalarlar.
- 13 Ekim 1923'te Başkent İstanbul değil, artık arzu üzerine Ankara olur.
- 16 Temmuz 1924'te Halifelik kaldırılır. Türkiye'nin Hindistan dahil Asya ve diğer Ortadoğu ülkelerindeki Müslümanların Lideri olan Halife artık olmayacaktır.
- 12 Haziran 1924'te Diyanet İşleri Reisliği, camilerin kapatılması ve binaların satılması kararını alır.
- 13 Aralık 1925'te ise Tekke ve Zaviyeler kapatılır. Cem Evleri de kapatılır.
- 1926'da Medeni Kanun kabul edilir.
- 1 Kasım 1928'de Harf Devrimi yapılır. Eski harflerle yazılmış olan kütüphaneler dolusu eserin hiç bir değeri kalmaz. Millet yeni harflerle eğitim alma derdine düşer. Ülke bir anda cahilleşiverir.
- 18 Temmuz 1932'de Türkiye Cumhuriyeti Birleşmiş Milletler'e üye olur. Ne hazin tesadüftür ki, aynı gün Türkiye'de Arapça Ezan okunması yasaklanır. Ezan Türkçe okunmaya başlar.
Gelelim en önemli gelişmeye:
1 Şubat 1935 tarihinde İstanbul Fethinin Sembolü olan Ayasofya Camii Kebiri cami olmaktan çıkarılır ve müze yapılır.
Bu son olay İstanbul'u Fethimizin adeta bir rövanşı olmuştur.
Türkiye Cumhuriyeti, 24 Milyon Kilometrekare'lik Osmanlı Coğrafyasından şükürler olsun ki, Büyük Milletimizin kahramanlığı sayesinde 776 bin Kilometrekarelik bir vatan toprağında gelişip büyümektedir.
İsmet İnönü ve Lozan hakkında bu bilgilerin yanlış olduğunu iddia edecek birisi varsa lütfen doğru bildiği yanlışları bize bildirsin de tashih edelim.