Bir ayağını sürüyerek yürüyen ABD'nin Başkanı kendisini " Dünya Başkanı " olarak görmeye başladı.
Aslında buna bir gdavet etmemiş.
Güç zehirlenmesine kapılıp ömrünün ahirinde ve bir ayağı çukurda iken dünya aleme rezil olma da diyebilirsiniz.
Bakınız bu değerlendirmeyi neden yaptığımızı anlatalım.
ABD Başkanı önümüzdeki günlerde bir " Demokrasi Zirvesi " düzenleyecekmiş.
Bu zirveye de 110 ülkenin Devlet ya da Hükümet Başkanları davet edilecekmiş.
Sevindirici olan hususu belirtmek isteriz ki, bu sözümona zirveye Türkiye'yi de davet etmemiş. Belki de davet edilse katılmayacağımızı tahmin ettiği için bunu yapmamıştır.
Sadece bizim Devlet Başkanımızı değil, mesela Mısır'ı ve Polonya'yı da davet etmemiş.
Bilmiyoruz, belki onları da davet etmiştir de olumlu bir cevap verilmemiştir.
Bu dünyada ilk defa göreceğimiz ve 9-10 Aralık'ta internet üzerinden gerçekleştirileceği belirtilen "sözümona zirvede" ana tema:
" 1-OTORİTERLİĞE KARŞI SAVUNMA,
2-YOZLAŞMAYI TESPİT ETME VE ONUNLA MÜCADELE, 3- İNSAN HAKLARINA SAYGIYI TEŞVİK ETME " olacakmış.
Belirlenen bu üç temaya dair ABD Yönetimi ve Başkan BIDEN'ın katılımcılara karşı kendi durumlarını konuşup Amerika'nın insan hakları ve demokrasi ile dünyanın dört bir tarafındaki eylemleri konusunda bir soruya muhatap olması mümkün müdür bilemiyoruz.
Şayet böyle bir program formatı düşünülmüş ve BIDEN'a çeşitli ülke Liderlerinin soru sormaları ya da Amerika'nın bu belirlenen üç tema konusundaki pozisyonunun sorgulanması söz konusu olsa acaba BIDEN bu durumda işin içinden nasıl çıkacaktır,bu gerçekten merak konusudur.
BIDEN bu üç tema konusunda kendisini ve politikalarını sorgulamak ve dünyanın bu konularda Amerika'ya bakışını tespit etmek gibi bir çabası var mıdır, yoksa sırf laf olsun torba dolsun hesabı bir girişimle Amerika hakkında diğer ülkelerin ne düşündüğünü tespit etmek için mi bu yönteme başvurmuştur bilinmez.
Bilinen somut bir gerçek var ki, Amerika'nın dünya üzerindeki hegamonyası hakkında bazı ipuçlarını Liderlerin açıklamalarından tespit edip ona göre yeni bir politika başlatacaklar demektir.
Peki niyet nedir?
ABD Başkanı bu girişimiyle samimi ve objektif bir yaklaşıma yönelmenin yollarını mı aramaktadır?
Bu konuda bendenizin ilk peşin kanaatim odur ki, BIDEN bu Internet üzerinden gerçekleştireceği zirve ile şimdiye kadarki ABD Başkanlarından çok farklı bir diplomasi ile durum tespiti yapmayı amaçlamaktadır.
Tabii ki bu programın ilk hedefi de, ABD'nin yaşlı, bir ayağı çukurda Başkanı'nın ucuz bir yolla dünyadaki 110 ülke Liderlerinin ne düşündüğünü anlamaktır.
Sonuçta ABD'nin uluslararası meselelerde şimdiye kadarki olumsuz tutumunu düzeltme amacına yönelik olmayıp, belki de bir " Şahinlik " yapmaya soyunmanın zeminini hazırlamaktır.
Ülkemizin yer almayacağı bu uzaktan kumandalı " Demokrasi Zirvesi " nin sonuçlarını günü geldiğinde tekrar değerlendireceğiz efendim.
İyi ki o 110 ülke yanında Türkiyemiz de yer almamıştır.
Sonuçta bu " TELEZİRVE " tamamen Amerikan çıkarları hesabına bir girişimdir.