Olacak gibi değil ve aylarca sonra belki gerçekleşecek ama...
Hükümetler, sağlık kuruluşları ve otorite sahibi Bilim Adamları çıkıp bir açıklama yapsalar.
Deseler ki:
Korona Virüs salgını tamamiyle sona ermiştir. Yayılması durmuştur. Artık tehlike geçmiştir. Herkes eskisi gibi normal hayatına dönsün!
Buna inanabilecek miyiz?
Herhalde inanılsa bile, Şüphe ve korkuyu üzerimizden atamayacağız.
Eskiden olduğu gibi işlerimizin başına döneceğiz. Ama diğer insanlara hep virüs taşıyıcı gözüyle bakmaya devam edeceğiz.
Hafif bir gripal durum geçirmeye başlasak, azıcık üşütüp ateşleniversek, " Acaba Korona mı? " diye hemen tedirgin olacağız.
İşten eve döndüğümüzde eşimiz bize eskisi gibi yakın duramayacak.
Evde çoluk çocuk hep bu Korona illetinin bıraktığı psikolojik sorunlarla yaşamaya ve bir süre tedirginliklerini üzerlerinden atamayacaklardır. Onların hafif ateşi yükselse, az öksürmeye başlasalar " ACABA? " diyeceğiz.
Bu salgının toplum üzerinde bıraktığı derin psikolojik travmayı belki de yıllarca üzerimizden atamayacağız.
Ama, Atalarımız insan oğlu için, " Hafıza-i beşer nisyan ile malüldür " demişler.
Sonuçta bu travmalar da son bulacak, her kötü durumu ve çektiğimiz korkuları bir gün unutuvereceğiz. Yani NİSYAN (Unutma) özelliğimiz devreye girmiş olacak.
Allah Teala'nın insan oğluna verdiği en önemli özelliklerden birisi ve en önemlisi UNUTMAK' tır.
Kaybettiklerimizi geçen zaman içinde unutmasak dünyada yaşamanın hiç bir tadı tuzu kalmaz.
Elbette herkes ve hepimiz bu dünya hayatına bir gün ister istemez veda edeceğiz. O sebeple ÖLÜM'ü hiç bir zaman aklımızdan çıkarmayacağız. Yaşadığımız hayatın ve bize verilmiş olan en değerli nimetin sağlık ve sıhhat içinde bir ömür olduğunu düşünüp, sağlığımızı koruyacağız. Bunu da elbette ölüm gerçeğini bihakkın anladığımız için yapacağız.Ölümün aslında ebedi bir hayatın başlangıcı olduğu şuuruyla yaşamaya devam edeceğiz.
Hastalıkların, dertlerin, dünyevi sıkıntı ve meşakkatlerin bizler için olduğunu hiç bir zaman aklımızdan çıkarmayacağız.
Peki bu çok olumlu düşünceleri hiç aklına getirmeden Korona Virüs salgınında ödü patlayan ve sokağa çıkmaya bile korkan insan oğlu Korona sonrası daha dikkatli ve olması gerektiği gibi yaşayacak mı?
Bir çoğunuz gibi ben de HİÇ SANMIYORUM!
Yine haksızlıklar, saygısızlıklar, hırsızlıklar, yolsuzluklar, ırz ve namus düşmanlıkları, ahlaksızlıklar, namussuzluklar fırsatçılıklar, Vatan Millet ve Devlet düşmanlıkları da yine olabilecektir.
Bu dengesizlikler ve adaletsizlikler dünyasında, güçlüler zayıfları ezmeye ve sömürmeye kaldıkları yerden devam edeceklerdir.
Ekmek bulma endişesini henüz üzerinden atanlar, aç kalacağını düşünerek yiyecek-içecek stoklayanlar eskiden olduğu gibi normal yaşayışına dönecektir.
İsraf yine kaldığı yerden hortlayıp, diz boyu hoyratlığa gömdüğü insanları sık boğaz edecek ve çarşı pazara giyim mağazalarına, otomobil galerilerine, gece pavyon ve diskoteklere, gece kulüplerine gitmeye yeşvik edecektir.
Bu sıkıntılı günlerin sona erdiğini görmek nasip olur ise, başımız sıkıntıdan kurtulduğunda, pervasızlıkları, sorumsuzlukları, havailikleri yeniden yaşamaya başlayacağız.
Ne zamana kadar?
Yepyeni bir Korona'ya ya da başka bir salgın felaketine kadar...
Anlayacağınız sevgili dostlar, bu sıkıntılardan gereken dersi çıkarabilecek miyiz?
Kusura bakmayınız ama hiç sanmıyorum.
Asıl mesele veya asıl felaket de zaten budur...