Her siyasetçinin yaşadığı ülke kamuoyunda bir karşılığı vardır.
Bu karşılık sözünü " Belli bir taraftar kitlesi " olarak anlarsak, kiminin yüzde 1 kiminin 2 veya 3, kiminin de yüzde 20 veya 60...
İşte bu " KABUL " hali gereğince herkes kendisine bir alan ve hedef seçer.
İşte bu varlık hali, bu taraftar nispeti ve Millet nezdindeki itibarı ve inanılırlığı muhtelif her Siyasetçi kendisine verilmeyen makamları hayal eder, hedeflerini hep güç ve itibarının çok üzerinde seçer.
Çalışır, çabalar, didinir ama bir türlü arzu ettiği sonucu elde edemez.
Siyasette seçilen fikir,inanç,mensubiyet, yeteneklere bağlı duruş ve istikrarlı çalışma her zaman bazılarının arzu ettiği İKBAL'i temine yetmez.
Bu yetersizlik karşısında bir tercihte bulunup, " Ben beceremiyorum. Başkası gelsin yerime " diyebilmek ERDEMLİ insanlara mahsus bir tutum ve davranıştır.
İleri Batı Demokrasilerinde bunun çok sayıda örneğini görmüşüzddür.
Mesela İngiltere'de yapılan bir son seçimde İktidarı rakibine bir-iki puanla kaptıran Parti Lideri, " Ben beceremedim. Taraftarlarımdan özür diliyorum " diye çekilivermiştir.
Böylesi herhangi bir örneğin bizim ülkemizde görülebilmesi mümkün müdür?
ADAY KİM OLSUN
Uzunca bir süredir Türkiye'deki siyasi muhalefetin daha hayli zaman varken Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler konusunda izlediği politikaların asla ve kat'a geçmiş bunca seçime rağmen kendisine iktidar imkanı verilmeyen bir Parti ile ardına takılanların " Sistemi değiştirme " iddialarıyla kamuoyunu etkileme hevesi içinde olduğu açıkça görülüyor.
Henüz Parlamentoda temsil edilmeyen, ancak yüzde 1'lik ya da yüzde 2'lik oy alabileceği tahmin edilen kimi tabela partilerinin temsilcileri Türkiye Büyük Millet Meclisi salonlarına gidip " İktidar karşıtı " siyaset planları yapabiliyor.
Onların Meclis'e Muhalefetin refakatiyle ancak girebilen yetersiz siyasal yapı oldukları kimsenin dikkatinden kaçmıyor.
Oturup havanda su dövdükleri muhakkak...
Ama konu " Aday Kim olacak? " bahsine gelince, herkesin yüzünde buruşma oluveriyor.
Evet; Aday kim olacak?
Evet; Adayınız kim?
Evet; Kimi kazanabilir Aday olarak görüyorsunuz?
Evet; Devletin en yetkili makamına sadece sizin emrrinizde çalışacak birini arıyorsanız, böyle birini bulabilecek misiniz?
Evet; Her şeye hakkınız var.
Ama Türkiye Cumhuriyeti'ni tam da bu zamanda bir ilkesizliğe, bir belirsizkişiliğe, bir tecrübesiz (Kukla ) Figüre teslim edebilir misiniz?
Millet nezdinde bu siyasal didinmenin bir karşılı olduğunu mu zannediyorsunuz?
Vah ki vah!...
Siyasette başarılı olabilmek Milletin onayını almakla olur.
Siyasi cinlikle kimse kendi ideolojik hayallerini bu milletin her siyasi kesimine ve Partisine kabul ettiremez.
Bu gerçeği bile anlamayanlara acımak geliyor insanın içinden...