Siyasette var olan ve iddia sahibi olduğu ileri sürülen bir parti düşünün...
Yeni kurulmuş, her görüşten bir kısım insanın hevesle yer aldığı bir Parti.
Sağcı mı?, Milliyetçi mi?, Solcu mu?, Sosyalist mi?
Her türlü yoruma açık.
Milliyetçilik iddiasında ama Sol'un önde gelen Partisiyle seçim ittifakı yapıyor.
Sözcüleri hem nalına hem mıhına vuran tipten heyecanlı yeni yetme siyasetçiler.
Geçmişlerine, mensubiyetlerine ya çok maksatlı biçimde göz yumulduğu, ya da bilerek ve isteyerek birlikte siyaset yapmayı tercih ettikleri çok sayıda yeni isimler...
Parti'nin kuruluş safhasında herkese ve her görüşe yer verme zorunluğuyla ortaya çıkmış bir siyasi kadro...
Başka türlü bu siyasi yelpazede var olmak da zaten mümkün değilken; Ödünç Vekil ile Türk siyasetine girmiş bir parti.
Şimdi bu Partinin İl Başkanı hakkında önde gelen bir Milletvekili aniden beklenmedik bir çıkışla en büyük ilin İl Başkanı hakkında önemli suçlamalarda bulunuyor.
Özetle; Bu adam filanca cemaatin adamı. Yani Kripto biri demeye getiriyor.
Haklı mı haksız mı biz bilemeyiz.
Hatta bendeniz şimdiye kadar hiç bir siyasi partinin iç çekişmeleriyle ilgilenmem ve yorum da yapmam.
O sebeple partilerin böyle durumlarda adını bile yazmam.
Ne var ki, sokaktaki vatandaş meseleyi derinlemesine tahlil ediyor ve durmadan yorum yapıyor.
Aynen şöyle:
-Vay be! Demek ki arkalarında filanca cemaat olduğu çok doğru.
- Zaten belliydi. Bu cemaat var ya bu cemaat, demek ki sinsice bu partiye sızmış.
- Zaten Yerel seçimlerde solcularla işbirliği yapmaları, İktidara karşı yeni bir siyasi denemeden başka neydi ki?
- İstanbul'a İl Başkanı yapacak başka adam mı bulamadılar da o teşkilatın has adamlarından birini getirip seçtiler.
- Demek ki o seçtikleri adamın arkasındaki kitle de malum cemaatin kitleler halindeki " Kripto " adamlarıymış.
Zaten dayısı belli, Amcası belli, Babası belli. Kendisi yıllarca yurt dışında cemaatin adamı olarak çalışmış. O memleketten o memlekete gezmiş durmuş. Sonunda da bu Parti kurulurken gelip KURUCU olmuş. Sonra da İl Başkanı.İşte sonunda Partinin en önemli ismi her şeyi ortaya döktü...
Bendeniz bu dedikodulara, bu siyasi yorumlara ve insanların bu tür yaklaşımlarla gündeme gelmesine şiddetle karşıyım.
Ne var ki...
Parti'nin Genel Başkanı olsam, bu cemaatle de perde arkasından bir ilişkim olmasa, olay patlak verir vermez, İddia sahibini de o İl Başkanı'nı da derhal partiden kovarım.
Genel Başkan Partisinin anketlerde yükselişe geçtiğinin iddia edildiği şu sıralarda böyle sert, kararlı ve tatmin edici bir tavır ortaya koymaz ise, sırada bekleyen gayri memnunlar bunu da bahane ederek o partiyi tökezletirler.
Olup bitenler tamamen Partinin iç meselesidir. Ama bunun ortaya çıkması her ne kadar sıkıntı ve üzüntü verici olsa da;
Olup bitenleri soran Gazetecilere argo ve çirkin bir ifadeyle hiç de yakışmayan bir şekilde tepki gösterilmesi de anlaşılabilir bir durum değildir, hiç yakışmamıştır.
Siyasetin çirkin enstrümanlar kullanılarak, şaibeli isimlerle yapılıyor olması asla başarı getirmez. Bunun çok örneklerini gördük.
İnanınız, Türk Demokrasisi adına bu gelişmelerden rahatsızlık duyuyorum.
Bir vatandaş olarak da ciddi biçimde üzülüyorum.
Bakalım sonuç ne olacak...