Bugun...


Hüseyin TANRIKULU

facebook-paylas
HARİCİYECİLERE DAİR 23-8-2019
Tarih: 23-08-2019 09:57:00 Güncelleme: 23-08-2019 09:57:00


Devletin Dışişleri Bakanlığı çok önemli bir Bakanlıktır. Bunu hepimiz biliyoruz.

Geçen yıllar içinde gerek yurt içindeki mesleki çalışmalarımız gerekse yurt dışındaki gazetecilik faaliyetlerimiz esnasında çok önemli Hariciyecileri tanıma imkanı buldum. Bunların içinde gerçekten Devletimizi çok iyi temsil eden ve dahası hangi siyasi iktidar iş başında olursa olsun, Türkiye'nin menfaatlerini korumak ve ülkemizi olabildiğince iyi temsil etmek bakımından çok başarılı Büyükelçilerimiz olduğunu gördük.

Bunlar arasında emekli olduktan sonra ya da emekli olmadan siyasete soyunanlar da oldu. Doğrusu siyaset mesleğinde pek de başarılı olabildikleri ve ülkemize arzu edilen hizmetleri yapmak konusunda göz dolduran çalışma yapanlarına nadiren şahit olduk.

Washington'da , Avrupa Başkenti Brüksel'de , Moskova'da, Berlin'de, Londra'da ya da Uzakdoğu ülkelerinden Japonya, Kore, Malezya, Hindistan veya Pakistan'da  Büyükelçilik yapan çok değerli Hariciyecilerimiz olmuştur.

Mesela Washington'da bir tarihler Sayın Şükrü Elekdağ Elçilik yapmış, başarılı çalışmalarıyla hafızalara ismini kazımayı başarmıştır. Ama ne zaman siyasete girip CHP'den Milletveekili oldu, Sayın Elekdağ kendi kratına, mesleki tecrübesinden yararlanılmasına ve ülkemize bu sahada da faydalı olmasına imkan bulamamıştır. Çünkü Sayın Elekdağ Sayın Kılıçdaroğlu gibi bir Genel Başkan ile çalışmak durumunda kalmıştır. Zira Sayın Kılıçdaroğlu geleneksel dış politikamızı delen, yırtan açıklamalarıyla Sayın Elekdağ'dan yararlanabilme imkanı bırakmamıştır.. 

CHP'yi örnek vermişken, bir tarihler Irak'ta Başkonsolos iken rehin alınan ve zar zor devletimizin başarılı bir operasyonu ile Konsolosluk personeliyle kurtarılıp Türkiye'ye getirildi. Her ne düşündülerse, CHP'den Milletvekili yaptılar. Milletvekili iken CHP adına dış politika meselelerinde Kılıçdaroğlu'nun çizgisine girmek için mesleğinin gereklerini ve icabını bir kenara bırakıp öyle saçma sapan ve kavgacı bir üslupla ve boyunu aşan açıklamalarla  partiye zarar vermeye başlayınca, CHP'den kovuldu. Şimdi ne yapıyor bilmem. İnanır mısınız, kötü icraatını hatırlıyorum da ismini bile hatırlayamadım. Kayboldu gitti.

Şİmdi de CHP'nin Dış meselelerimiz ve dış politika konularımızda yetkilendirdiği bir Büyükelçi daha var. Sayın Ünal Çeviköz.

Sayın Çeviköz de Türkiye Cumhuriyeti'nin hariciyecilerinden birisi idi ve hatırımda kalan bir mesleki icraatını çıkaramadım. Olabilir. Nee tekim Sayın Çeviköz de Dışişleri Bakanlığımızın mesleki kariyeri itibariyle genel siyasetine ve karşılaştığımız meseleler konusunda nasıl bir tavır takınılması gerektiğine elbette vakıf birisidir.

Ne var ki, O da Devletin genel siyasi tutumu ve yaklaşımlarını esas alması gerekirken, CHP'nin ve Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun siyasete ve dolayısiyle dış politika konularına yaklaşımını gözeten resmi açıklamalarda bulunmaktadır.

Yaptığı son açıklamalardan birinde, " Türkiye'nin Suriye'de oluşturacağı  güvenli bölgenin uluslar arası hukukta karşılığı olmadığını " söyleyebilmiştir.

Keza Suriye konusunda Beşar Esat ile görüşülmesini ve doğrudan ilişkiye geçilmesini bir çok yerde ifade etmiştir.

Doğrusu Türk Hariciyesinde bu günkü meseleler bu denli yararsız açıklamalar yapmak eski bir Büyükelçi olan Sayın Ünal Çeviköz'den beklenemezdi.

Çünkü, 

1- Güvenli Bölge kurulması Türkiye'nin sınırlarını kontrol altına almak gibi çok önemli bir tedbiri düşündürmeliydi. Uluslar arası hukukta Suriye'de cereyan eden hangi olaya yer bulabilir ve cevaz verebilirsiniz ki? Fiilen otoritesi yok olmuş, devletlikten çıkmış, Rusya'ya teslim olmuş, ülkesini korumaktan aciz kalmış, ülkesinde bir butik devlet kurulmaya ve tüm uluslar arası yasalara ve teamüllere aykırı bir durumun oluşmasına seyirci kalmış Suriye ile bu safhada neyi konuşabilirsiniz ki?

2- Soçi Mutabakatı diye bir konu var. Türkiye burada Rusya Ve İran ile Suriye'nin toprak bütünlüğü ve egemenliği bağlamında bu ülkedeki kaosu ve paramparça oluşu durdurmaya ve kendimizi tehdit eden gelişmeleri de engellemeye çalışmaktadır. 

Sayın Ünal Çeviköz buna da karşıdır ve " Soçi Mutabakatından çekilmeliyiz " demiştir.

Lütfen söyler misiniz, CHP'nin dış politika konularında acemice tavrını, aykırı ve anlamakta zorluk çekilen, net olmayan politikasını dillendirmek bir Büyükelçi'ye ne kadar yakışıyor? Bu açıklamalarının Devletimizin güttüğü siyasete ne kadar zarar verdiğini hesaplamayacak kadar mesleğinin uzağında birisi miydi ki bu demeçleri verebiliyor?

Kusura bakmasınlar ama, açıklamalarının ne geleneksel  politikalarımızla ne de bizim hariciyecilerimizin her şeye rağmen ortaya koydukları devlet politikasına sadakat ilkesiyle asla bağdaşır bir tarafı yoktur.

Bu yazıyı istemeyerek kaleme aldığımı ifade etmeliyim. Zira Sayın Çeviköz'ü şahsen tanıma imkanım olmadığı için de tenkit ettiğimden dolayı doğrusu üzgünüm. 

 



Bu yazı 3625 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Linkedin RSS
YAZARLAR
GAZETEMİZ

HABER ARA
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
YUKARI