Bugun...


Hüseyin TANRIKULU

facebook-paylas
AMERİKA NE YAPMAK İSTİYOR? 18-9-2019
Tarih: 18-09-2019 09:31:00 Güncelleme: 18-09-2019 09:31:00


Ortadoğu'da olup bitenlere biraz geniş bir açıdan bakmak ve Amerika'nın bu coğrafyada neler yaptığını hatırlayıp, daha neler yapacağını anlamaya çalışmak çok önemlidir.

Çünkü artık bu Amerika neredeyse bir dünya savaşı çıkarmak için Anadolu tabiriyle yekinip durmaktadır.(yekinmek yeltenmek anlamına da gelir)

Yakın geçmişte Amerika bölgeyi karıştırmak ve bundan yararlanmak için neler yaptı önce onları bir hatırlayalım.

1-Irak Devlet Başkanı Saddam Hüseyin'i henüz 7 seneden fazla sürmüş olan ve iki ülkeyi de mahveden İran-Irak savaşı sonrası Kuveyt'i işgal etmesi konusunda harekete geçirdi. Bu artık kesin bilinen bir husus. Çünkü o tarihlerde Amerika'nın Bağdat Büyükelçisi olan bayan bizzat Saddam'la görüşmüş ve bunu yapması halinde kendilerine dokunulmayacağı garantisini vermişti. Saddam da beklenmedik bir zamanda Kuveyt'i işgal etti. Bu işgalden kısa bir süre sonra Amerika Liderliğinde bir çok Batılı ülkenin de Suudi Arabistan'ın Dahran'daki Havaalanına yüzyılın en büyük askeri malzeme yığınağını yaparak binlerce sorti yapan savaş uçaklarıyla Irak'ı mahvettiği görüldü. Bu Kuveyt'i kurtarma harekatı adı altında tarihin en korkunç hava saldırılarının yapıldığı sırada bendeniz de bazı Gazeteci arkadaşlarımla Dahran'dan yani  Suudilerin ARAMCO petrol şirketi tesislerinin bulunduğu şehirden savaşı izlemiş ve Türkiye'ye haberler aktarmıştım. Ne tekim Kuveyt Irak işgalinden kurtarıldı. Ama asıl hedef Saddam ve Irak'tı. Irak ağır bir darbe yemişti. Sonuçta artık Saddam ABD için asıl hedef haline gelecek ve malum olduğu üzere, sonunda Irak işgal edilip, Saddam devrilecek ve Irak bu günkü perişan duruma düşürülecekti.

2- Artık Amerika'nın en stratejik hamlesi bu Irak harekatıyla başlamış oldu. Suudi Arabistan İslam dünyası ve Ortadoğu coğrafyası açısından Amerika'ya çok lazımdı. Hep Suudi Arabistan'ı elinin altında tutabileceğini Kuveyt'i kurtararak göstermiş ve güven sağlamış oluyordu. Ne var ki, Suudi Arabistan'ı tamamiyle elinin altına almadan bu coğrafyada istediklerini elde edemeyeceğini bilen Amerika, Suudilerle temasını arttırıp sıcak ilişkilere girişti. Mısır'da darbe yaptırıp Mursi'yi devirtti. Başa geçen Diktatörü de kendi kontrolü altına almayı başardı. Büyük Ortadoğu Projesi adı altında Suriye'ye askeri yığınak yaptı. Burada kendi emrinde bir " Butik Devlet " kurma girişimine başladı. NATO'da müttefiki olan Türkiye'nin baş belası PKK teröristlerini Kandil'den ve bölgedeki diğer arazilerden toplayıp, PYD ve YPG adı altında eğitmeğe başladı. Hedefi doğrudan doğruya Suriye'yi bölmek ve İsrail'in Güney Suriye'den itibaren bölgede yayılmasına yol açmak, hatta Lübnan ve Suriye'de bazı toprakları kendi kafasına göre İsrail'e peşkeş çekmek gibi bir maceraya da girişti. Suriye iç savaşından yararlanarak bu ülkeyi üçe bölmek gibi bir planı olduğu, uzun vadede Türkiye'den bazı bölgeleri de içine alan doğrudan kendisine bağlı bir Kürt devleti oluşumunun hayallerini gerçekleştirmeye koyuldu.

3-Suriye iç savaşı özellikle Türkiye'nin güneyinde kurulmaya çalışılan yapının hazırlıklarından başka bir şey değildi. O sebeple Türkiye ağırlığını koydu ve askeri tedbirleri aldı. Bu arada İran da Lübnan'daki etkinliğini ve bölgede Suriye ve Yemen başta olmak üzere bazı ülkelerle işbirliği içindeyken, sorun başka bir mahiyet kazanınca, Türkiye-Rusya ve İran Amerika'nın bu bölgedeki faaliyetlerine karşı tedbirler almak zorunda kaldı. Halen bu süreci yaşamaktayız.

4-Trump Yönetimi kafasına estikçe Suudi Arabistan'a milyarlarca Dolarlık askeri malzeme sattı. Suudiler ağır bir baskı ve tehdit altında oldukları için çok miktarda Amerikan silahı almak zorunda kaldı. Bu silahları nerede kullanacağı belli olmayan bu ülke, bir baktık ki, zayıf, çaresiz ve hiç bir gücü olmayan, kendi içinde de iktidar kavgaları devam eden Yemen'e saldırmaya başladı. Yemen adeta Suudilerin aldıkları Amerikan silahlarını deneme sahasına çevrildi. Binlerce sivil öldürüldü, Suudi Arabistan belli aralıklarla Yemen'e saldırarak bu zavallı Müslümanları perişan etti. Tabii ki onları savunacak bir bölge ülkesi vardı. O da İran'dı. Çünkü İran için Yemen çok önemli bir komşu sayılıyordu. Ayrıca İran'ın rejim açısından da bu ülkeyle ilgili düşünceleri vardı. Ne tekim, İran Yemen'e yardım etmeye başladı. 

5- Gelinen bu son durumda Yemenli savaşçılar, kendilerini sürekli taciz eden ve zarar veren Suudi Arabistan için çok önemli ekonomik değeri olan ARAMCO Petrol tesislerine havadan saldırıda bulundu ve büyük zarar verdiler. Suudi Arabistan petrol üretimini durdurdu, petrol fiyatlarına bir anda ağır bir zam yaptı.

6- Amerika hemen Jandarmalığını ortaya koydu. Suudi Arabistan petrol tesislerine saldıranın İran olduğunu iddia etti. Başkan Trump bu saldırının arkasında İran olduğuna inandığını açıkladı. Emin misiniz sorusuna ise: "Öyle görünüyor " dedi. Trump ayrıca ülkesinin savaşa hazır olduğunu açıkladı. Yani İran'a savaş açabileceklerini ima etti. Buna karşılık " Bu savaş orantılı olur mu? " sorusuna ise " Orantılı olacağını düşünüyorum " cevabını verdi. Özetle Amerika Suudi Arabistan'ın " Paralı askerliğine " soyunmaya hazır olduğunu açıkladı. Peki Amerikan kamuoyu Trump'a " Yahu biz Suudi Arabistan'ın hazır askeri miyiz? " diye sorabiliyor mu? Hayır.  geçelim bunu Hür dünya Amerika'yı bu konuda sorgulayabiliyor mu? Hayır. Peki Birleşmiş Milletler ne diyor bilen var mı? Bir ses çıkıyor mu? Hayır.

Değerli Okuyucularım, Amerika dünyayı ateşe vermek için fırsat kolluyor. Ama artık Ortadoğu coğrafyasına sadece Amerika'nın dediği olmayacak biçimde bir başka direniş ve yöneliş var. ABD'nin başındaki maceraperestin anlamadığı gerçek ise tam da bu. 

Şayet bir büyük savaş söz konusu olursa bunun ilk zarar göreni ve mağlubu hiç şüpheniz olmasın artık Amerika olacaktır.

Eskiden Amerika ne derse olur diyen Avrupa ülkeleri bu gelişmelere sadece seyirci kalmayı tercih ediyor. Çünkü artık ABD'nin kendilerini de tahakküm aldığı yılların geride kaldığını onlar da açık ve net olarak ortaya koyuyorlar.

İnşallah bir akıllı Yahudi çıkar ve Trump'a bu maceradan artık vaz geçmesini söyler. Çünkü O sadece yahudi damadıyla iktidarı sarsılmış ve rezil duruma düşmüş olan Netenyahu'nun kumpasında kıvranmaktadır.

 



Bu yazı 5417 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Linkedin RSS
YAZARLAR
GAZETEMİZ

HABER ARA
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR
YUKARI