Suriye'de uluslar arası mutabakata dayanarak oluşturduğumuz askeri kontrol noktalarına savaş uçaklarıyla saldırıp iki Mehmetçiğimizi daha Şehit ettiler. Beş Mehmetçiğimiz de yaralandı.
Aynı günün akşamı bir televizyon programına çıkıp hala Beşar Esed rejimine yalakalık yapan birinin nasıl oluyor da tam da aynı gün bu tür konuşmalar yapmasına müsaade ve tahammül ediliyor anlamak mümkün değil.
Bu yalakanın sık sık televizyonlara çıkarılıp kendisine tek görev olarak Beşar Esed'i savunmak gibi bir derdi ve " Meş'um görevi " olduğunu hala anlayabilen yok mu Allah aşkına?
Bu Televizyonları yönetenlerde hiç mi feraset kırıntısı yok?
İnsanın evlerinden yurtlarından kaçmaya mecbur olmuş ve Türkiye sınırlarına akın eden ve bu kış gününde ayakları çıplak, sırtları çıplak, karlı çamurlarda tir tir titreyen üç beş yaşındaki zavallı yüzbinlerce masum ve çaresiz çocuğu göremeyecek kadar kör olmalarının sebebi nedir acaba?
Hele bir de bu çocukları terörist sayma alçaklığını tekrarlamak nedir?
Milyonlarca masum Suriyeli insanı evini barkını terk etmeye zorlayan ve en az 10 Milyon insanı perişan eden Beşar Esed ve O'na çıkarları için sahip çıkan Rusya'nın hala savunuculuğunu yapan kimi alçakların ne Türk ne Müslüman ve ne de insan olabileceğine şahsen ihtimal vermiyorum.
Bu sapıkları televizyonlarda konuşturanların da herhangi bir milli hassasiyeti, insani duyarlığı olduğuna inanasım gelmiyor. Kusura bakmasınlar.
Bu sapıkları dinleyen Milyonlarca vatandaşımızın Şehitlerimizin geldiği Suriye konusundaki hassasiyetine ise hiç dikkat edilmediğini düşünüyorum.
Şayet haksız isem, Televizyoncu meslektaşlarım bana cevap versin ve buradan cevabını yayınlayayım.
SAYIN HULUSİ AKAR'IN
AÇIKLAMALARI
Milli Savunma Bakanımız Sayın Hulusi Akar bir televizyon programına konuk oldu ve açıklamalarda bulundu.
Sayın Akar bir çok aktüel meseleye ve özellikle de Silahlı Kuvvetlerimizin bu günkü durumuna dair herkesi çok mutlu eden açıklamalarda da bulundu.
Akar'ın açıklamalarına göre, "Türk Silahlı Kuvvetleri NATO'ya üye Müttefiklerimizin yani 30 ülkenin silahlı kuvvetleri tarafından üretilen imkan ve kabiliyetleri biz tek başımıza üretiyoruz " dedi.
Hulusi Paşa, artık Türkiye'nin eski Türkiye olmadığını, Silahlı Kuvvetlerimizle ilgili olarak kasıtlı bir biçimde üretilip piyasaya sunulan mesnetsiz iddiaların da hiç bir kıymeti harbiyesi olmadığını net bir biçimde açıkladı.
Türkiye'nin artık bir yerlere endeksli politikalar güttüğü yılların geride kaldığını, gelişen şartlar ve konjonktüre göre Milli politikamızı güçlü bir biçimde gerçekleştirme kabiliyetini de geliştirdiğini, pasif tavırların unutulduğunu, reddedildiğini ve çıkar eksenli Milli politikalar geliştirerek ülkemize yönelen ve yönelmesi muhtemel tehditleri doğru değerlendirip buna göre hareket ettiğini anlattı.
Öyle inanıyorum ki, Hulusi Paşa'nın açıklamaları Milletimizin yüreğine bu acılı günde bir güven ve ferahlık vermiştir.