Değerli okurlar, söz sırası yine sizde… Çünkü zaman zaman olduğu gibi, bugün de bu sütunda sizlerden bazılarının düşüncelerine, önerilerine, uyarılarına yer veriyorum. *
“ZABITA NEREDE?”
“Ben artık dilencilere beş para vermiyorum. Nedeni ise dilenenlerin tamamına yakınının, bu işi açlıktan yapmadığıdır. Bu konuda aylar önce de sütununuzda yayınlanan satırlarımda belirttiğim gibi, bu iş çok kazandıran bir ticaret olarak yapılmaya başladı. 10 dakikalık yürüme mesafesi olan bir gezi parkında veya vatandaş yoğunluğu olan trafiğe kapalı yolda, 20’ye yakın dilenci olur mu? Ama oluyor. Hepsi de giyim kuşamı yerinde olan kadın. Ve kaç kez gördüm bu kadınlar, sabahları topluca gelip, dağılıyor, akşamları toplanıp, birlikte gidiyor. Aralarında ‘Allah sızası için bir sadaka” falan diyen de yok. Yanınıza gelip, ‘Bir lira verir misiniz?’ diyorlar. Ve sülük gibi yapışıyorlar. Meydan bu kadar boş bırakılır mı? Zabıta nerede?” (İstanbul-O.Z.)
“FAKİR-FUKARA”
“Bazı muhalif politikacılar, tanzim eleştirilerinin dozunu kaçırdı. Bir eleştiridir, ilk gününden beri sürüp gidiyor. Galiba o kuyruklara yönelik dalga geçici söylemleri ile o kuyruklara giren vatandaşları da rencide etmeye başladıklarının farkında değiller mi? Her şeyin aşırısı zararlıdır, bu konuda zarara uğrayacak olanlar da tanzim satış noktalarını topa tutanlar olacaktır. Yani tanzimler açılmasaydı, fakir-fukara insanlar o sebzeleri-meyveleri piyasadan çok daha ucuza alamasaydı mı? Benim yaşadığım yerde açılmış olsaydı, ben de gider oradan alırdım. Ne diye fazla para ödeyeyim.” (İstanbul-U.Ç.)
|