Arkadaşlardan biri, şöyle diyordu:
"Onca önemli gelişme yaşanırken, neredeyse her gün neden salgınla ilgili yazılar yazıyorsun?"
Diyeceksiniz ki;
Cevabın ne oldu?
Bana göre, salgından daha önemli bir şey olmadığı karşılığını vermek.
Ve de sormak.
Bir ülkede, katil virüs yüzünden her gün 160-170 insanın ölmesinden, her gün onca insanın aileden biri ya da birkaçını toprağa vermek zorunda kalmasından daha önemli ne olabilir?
Sustu, başını salladı.
Ardından ağzından şu tek sözcük çıktı:
"Haklısın!"
*
Evet değerli okurlar, içinde bulunduğumuz salgın sürecinde yayınlanan yazılarımızın büyük bölümü, tüm dünya ülkeleri gibi, ülkemizin de üzerine kabus gibi çöken koronavirüs ve buna karşı alınması gereken tedbirlere ilişkindi.
Çünkü böyle bir ortamda, insanların ölümcül tehlikeye karşı uyanık kalmalarını sağlamaya çalışmayı... Bilim insanlarının açıklamalarını onlara nakletmeyi,,, Yaşamlarını koruyabilmeleri için tek çare olan tedbirlerin neler olduğunu hatırlatmayı... Yapılan yanlışlardan dönülmesi için uyarılarda bulunmayı kendimize görev edindik.
Unutmayalım ki en büyük tehlike, tehlikeyi unutmaktır.
*
Dünya genelinde yaklaşık 2 milyon insanı öldüren katil virüs adından rehşetle söz ettirmeyi sürdürüyor.
Aman siz siz olun, aşı olsanız da devam edin.
Neye?
Maskesiz sokağa çıkmamaya!
Mesafe kuralını uygulamaya!
Ellerin hijyenini ihmal etmemeye!
Kalabalık ortamlardan uzak kalmaya!
Ne zamana kadar?
'Artık bitti' denilene kadar!