'Dehşet' nitelemesi de yetersiz kalıyor.
Niye?
Gidişat dehşetin de ötesine geçti diye!
Diyeceksiniz ki;
Neyin gidişatı?
Diyeceğim ki;
Koronavirüs salgınının!
17 Nisan itibariyle, 1 günde 63 bin 606 yeni vaka, 288 ölüm!
24 saatte, 288 insanımızın, katil virüse kurban gitmesi ne demek?
Yukarıdaki satırlarda da dikkat çektiğimiz gibi, dehşetin de ötesi demek!
Bu vahim tablo karşısında yapmamız gereken nedir?
Asla taviz vermemek.
Nelerden?
Maske, mesafe, hijyen gibi kişisel tedbirlerden!
Başka?
Mutlaka uymak.
Nelere?
Konulan kurallara, getirilen kısıtlamalara!
Ve tabi ki bilim insanlarının da deyimi ile kesinlikle ihmal etmemeliyiz.
Neyi?
Sıramız geldiğinde gdip aşı olmayı!
Önce birinci, sonra ikinci dozu.
Daha önceki yazılarımızda da dikkat çektiğimiz gibi, dünyanın üzerine kabus gibi çöken, geçirdiği mutasyonlar sonucu çok daha hızlı bulaştığı belirlenen bu illetten korunmanın, kurtulmanın başka çaresi yok!
Bu ne demek?
Bilim insanlarının da deyimi ile tek çare, topyekün tedbirli yaşam demek!
Altını çiziyorum;
Firesiz, topyekün!