Havaların dondurmaya başladığı şu sıralarda kara-kara düşünmeye başlayan insanların olduğu kesindir.

Niye?

Isınamayacaklar diye!

Neden ısınamayacaklar?

Kombilerin ısı derecesini yükseltmekten korkuyorlar da ondan!

Niçin korkuyorlar?

Isının yükselmesi, faturalardaki kabarık rakamları daha da kabartacağı için!

Diyeceksiniz ki?

Kimlerden söz ediyorsun?

Diyeceğim ki;

Düşük maaşlı emeklilerden.

Bu ne demek?

1200 liralık, 1300 liralık, 1500 liralık maaşlarla, 300 liralık,400 liralık, 500 liralık doğalgaz paralarını ödemek kolay iş değil demek!

Başka ne demek?

Doğalgazla bitmiyor, bu işin, elektriği, suyu, kirası ve de mutfak masrafı var demek!

Yani gıda harcaması...

Nedir zorunlu gıda harcamasını belirleyen rakam?

2 bin 103 lira.

Bize göre değil, Türk İş’e göre…

Böylesi bir tabloda, o insanların havaların titretmeye başlamasıyla birlikte, kara-kara düşünmeye başlaması normal değil mi?

Elbette normal…

Aksi olsa, emekli kesimine mensup olduklarını söyleyen bazı okurlarım bu durumdan dert yanmaz, bu konuda bir yazı yazmamı istemezlerdi.

Uzun lafın kısası, miktarı düşük elekli maaşlara, yeni bir ayar gerek.

Tıpkı daha önce yapılan ayarlar gibi…

Buna ek zam da diyebiliriz.

Aslında gönül istiyor ki en düşük emekli maaşı, asgari ücretle eş değer olsun!

Olamaz mı?