Değerli okurlar, acısıyla-tatlısıyla bir bayramı daha yaşadık.

Mübarek Kurban Bayramı’nı…

Arife günkü yazımda hepinizin bayramını kutlamıştım, şimdi bir kez daha kutluyorum:

 Geçmiş Bayramınız mübarek olsun.

*

Şimdi dönelim normal sürece…

Ve önemli bir sağlık sorununa…

Kalpte ritim bozukluğu.

İşte internetten aldığım bu konudaki uzman görüşü ve uyarısı:

“Kalp hızının 140 üstü değerlere çıkması olarak görülen kalp çarpıntısının nedenlerinin doğru tespiti için EKO testi, tiroid testlerinin yapılması ve kan testleriyle kansızlık olup olmadığının araştırılması gerekir. Bu testlerle kalp çarpıntısının heyecan, stres, hızlı koşma ya da aşırı kafein tüketimi kaynaklı fizyolojik (sinus taşikardi) ya da kalp ritim bozukluğu (aritmik taşikardi) olup olmadığını anlaşılabilir. Kalp çarpıntısının niteliğinin tespitinde, çarpıntı sırasında, 12 derivasyon elektrokardiyografi (EKG) yönteminin kullanılmasının önemi büyük. Kalp ritim bozukluğu (aritmik taşikardi) tespit edildiğinde ileri tedavi için kalbin elektriksel aktivitelerinin kontrol edildiği elektrofizyolojik çalışmanın yapılması da oldukça mühim. İleri tedavide söz konusu kalp çarpıntısı (aritmik taşikardi) laboratuvar ortamında oluşturulmalı ve nereden kaynaklandığı, nasıl bir etkiyle ortaya çıktığı anlaşılmalıdır.

*

Evet, kalpte ritim bozukluğuna ilişkin uzman görüşü işte böyle…

Tedavisi var mı?

Elbette var.

Yazıyı uzatmamak için o bölüme, yarınki sütunumda yer vereceğim.

Şimdilik hoşça kalın.