Cinnet sari bir hastalıktır…

Yani bulaşıcıdır…

Aslında bu tür cinnet vakalarına dikkati çekmek, önlem alınmasını sağlamak için haber yapılır…

Ancak nasıl önlem alınır..

Ne toplum, nede toplumu yöneten zevat bu sari hastalığa bir aşı veya ilaç bulunmamıştır..

Önlem almakta olanaksız.

Cinnet geçirip, cinayet işleyen genellikle birinci derecede yakınınız…

Yıllar önce, Ecevit; terör ve bu tür cinayet haberlerinin verilmesini yasaklayan bir kanun çıkarmak istemişti..

Ama ahali ayaklandı ve “haber alma ve haber verme özgürlüğümüz kısıtlanamaz” itirazları yapıldı..

Son yıllarda ise bir kadın cinayeti furyası başladı…

Neredeyse her gün haber veriyoruz başlığı altında, “cinayet işlemle yöntemi” anlatılır oldu.

Ama giderek iş daha da dallanıp budaklanıyor.

Hatta buna ne isim vermek gerekir onu bile bilemiyoruz; Toplumsal cinnet mi diyelim..

Yoksa bireysel terörizm mi?

Veya sosyal terör..

Adını ne koyarsanız koyun, trafikte başlayan, evde devam eden baskı sokağa taşınca cinayet dönüşüyor.

Artık oğullar babalarını vuruyor, gençler hiçbir hükmü kalmayan siyasi ideoljileri bahane edip terör estirmeye kalkıyor.

Neden…

Sanırım bu Türk insanının 1960’lı yıllardan sonra “yüzümüzü batıya, hatta ABD’ye döndük” teranesiyle başlayan yaşam kültürü erozyonundan kaynaklanıyor.

Ve Türkiye sosyal bilimcilerin, psikologların, siyasilerin, hatta hatta ekonomistlerin bileşiminden olaşan bir toplumsal araştırma grubunun saptamalarıyla bir reçete hazırlayabilir.

Hızlı göç elbette bir sosyolojik deformasyona yol açıyor.

Son yıllarda apayrı bir kültürden gelen 5 milyon insanı yarattığı kültürel erozyon çabası…

Bunu toplumsal zenginlik veya hümanizm edebiyatı ile izah etmek ise tam bir aymazlık…

Kültürel erozyonun açtığı toplumsal travmada ciddi bir cinnet durumu ortaya çıkardı.

Demin dedik ya…

bir oğlu, babasını nasıl vurabilir..

Elbette bu öfkenin kaynağını bilmiyoruz…

İşte o kurul bu öfke patlamasının nedenlerini bulacak ve çözüm arayacak..

Biz kendimize göre bu öfke patlamasının hızlı kültürel değişimin etkisi ve ekonominin bozuk gitmesinin baskısıyla bu travmayı yaşadığıma inanıyoruz..

Biz bu haberler yasaklansın diyoruz ama bu haberin gelecek için bir örnek olması olanaksız.

xxx

Adıyaman'da A.E.A. tartıştığı babası E.A.'yı tabancayla bacağından vurarak yaraladı.

Olay, dün gece Karapınar Mahallesi Atatürk Bulvarı'nda meydana geldi. E.A., yönetimindeki 31 KIB 17 plakalı otomobille ilerlerken, yanındaki oğlu A.E.A. ile tartışmaya başladı. Bir süre sonra aracı yol kenarında durduran E.A., tartışmaya devam ettiği oğlu A.E.A. tarafından bacağından tabanca ile vuruldu.

Silah seslerini duyanların ihbar olay yerine gelen sağlık ekipleri E.A.'yı Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götürdü. Acil serviste tedaviye alınan E.A.'nin sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.

xxx

Bir baba oğul niye tartışabilir..

Bu konuda bir çok tahminde bulunabiliriz..

Ama bizim ki sadece bir tahmin olur…

Bizim tahminlere değil, tespitlere ve çözümlere ihtiyacımız var…

Ama bakıyoruz ki, sadece polisiye sonuçlar var… Onlarda ellerinden geleni yasalar çerçevesinde yapıyor…

Ama asıl sorumlularda “tık” yok