Bugun...


Ela YILDIRIM

facebook-paylas
GİZEMLİ AŞK… 19-06-2020
Tarih: 19-06-2020 09:19:00 Güncelleme: 19-06-2020 09:19:00


İmkansız aşk diye bir şey vardır dokunamazsın, konuşamazsın, sahip olamazsın. Sadece uzaktan bakar, yüreğinde hisseder hayallerinde yaşatırsın. Ona bir adım atsan cehenneme düşecek gibi olursun, bir adım geri gitsen ölümü tadacakmış gibi hissedersin kendini. Şairlerin de dediği gibi “uzaktan sevmek aşkların en güzelidir” bazen incitmeden, bazen de kanatmadan, çıkarsızca seversin. Sevmek için sürekli yüzünü görmen şart değil bazen yüreğinde olan duruşunu seversin…

Asla sahip olamayacağını bile bile ısrarla severek utandırırsın aşkı…Bu duyguyla yaşamaya mecbursundur alışamazsan yaşayamazsın. Ona kavuşmayı düşlerken ayrılık yolundan gitmek zorunda kalabilirsin ama aklın, kalbin, yüreğinse gidemediğin o yolda kalır…Zor olan her zaman ilgi uyandırır, esrarengiz, gizemli ve değerlidir. İtiraf edelim; hepimize  tüm kapıları açabileceğimiz bir anahtar verseler, ama tek bir kapı açmanın yasak olduğunu söyleseler bir çoğumuzun aklı o açamadığımız kapının ardında kalır.. Ve o anahtarla tüm kapıları açmaksızın tek bir kapıyı açmayı tercih ederiz…

Çok rahat elde ettiğiniz bir şeyi kolayca rafa kaldırırken, çok zor elde etmek istediğiniz, çabalar harcadığınız bir şeyi baş üstünde tutarsınız. Aşkta böyledir her daim zoru sever. Edebiyat tarihinde de bilinir Mecnun Leyla’ya, Ferhat Şirin’e, Tahir Zühre’ye kavuşamaz. Aşkın tabiatında acı da vardır. Aşk acıyı Şartsız kabullenmektir. Gözden uzak olan gönülden de ırak olur diye söylenir. Mevlana’nın da dediği gibi “gönle giren gözden uzak olsa ne olur”!!!

İmkansız aşk saflıktır bazen; kavuşamayacağını bile bile boyun eğmektir kara sevdaya. Başkaları tıka basa doymuşken sense bir o kadar susamışsındır aşka ve ona… Başkalarının israf ettiği duygular ,senin hayallerinin en büyük vazgeçilmezidir. Yüreğin, kalbin ne kadar acırsa acısın sen o aşkı içinde bir şekilde yaşatarak yaşarsın. Acı çekersin çektiğin acı öldürmüyorsa, güçlendirir… En güzel olanı da nedir biliyor musun herkes kavuşabileceği birini sevebilir  ama sen onda imkansızı seçmiş aşk uğruna yanmayı göze almışsındır. Etrafında binlerce insan vardır sana sahip olmak isteyen… Senin aklında, kalbinin derininde ise hep o vardır. Böyle düşününce içimden bir ses bana ”başkaları ile mutsuz olmaktansa tek başına mutlu olmak daha iyidir” diyor…

Masal kahramanları vardır; sevdikleri prensleri korumak , onunla olmak, o mutsuz olmasın diye onun mutluluğu için gerekirse ondan bile vazgeçen aşk adına her şeye göze alan prensesler…Büyüyüp imkansız aşka tutulduğunda okuduğun masal kitapları sayesinde kendin masal olursun…Bu masalın da baş kahramanı da bir bakmışsın ki kendin olmuş ve içinde o aşkı yaşamaya devam eden bir aşık olarak yaşarsın.

Değerli olan bedenen birleşmek değil ruhen birleşmektir. Tene dokunmak basittir… Önemli olan onun ruhuna dokunabiliyor musun? Bir insanın bedenine de sahip olabilirsin ama önemli olan o bedene sahip olurken ruhuna da sahip olabiliyor musun? Duygular yürekten gelmedikçe hiçbir zaman ruhları birleştiremezsiniz. Aşk için ten’e değil ruha dokunacaksın…

Mevlana’nın da dediği gibi ‘Can'ı canan'a teslime hazır değilsen "ben aşk'ım" deme kimseye…!’

 



Bu yazı 3338 defa okunmuştur.

FACEBOOK YORUM
Yorum

YAZARIN DİĞER YAZILARI

Bizi Takip Edin :
Facebook Twitter Linkedin RSS
YAZARLAR
GAZETEMİZ

HABER ARA
ÇOK OKUNAN HABERLER
  • BUGÜN
  • BU HAFTA
  • BU AY
SON YORUMLANANLAR