Hayat zor… Hele İstanbul’da çok zor…
İstanbul’da her şey ateş pahası…
Gerçi Anadolu görece ucuz ama, geçimini tarım işçiliğinden sağlayanlar için görece ucuz olanlar bile çok pahalı…
Anadolu’da bayram ziyaretleri hala sürüyor ama eskilerin ikram bolluğu yok…
Sokaklarda da sadece Suriyelilerin çocukları dolaşıyor.
Bir küçük bayram gezisinde, çok eskilere dayanan bir geleneğin yani iftar vaktinin geldiğini belirten top atışını duyduk…
Yani şimdi bizimde eskilere dair anlatacağımız, şahit olduğumuz bir anımız var…
Hele o davulcuların manili bahşiş toplamaları gerçekten anlatılanlar kadar hoş…
Hoş olmasına hoşta insanlarda para yok…
Dolayısıyla bayramın tadı tuzu yok…
Baklava yapmışlar fıstıkta ceviz de pahalı yerine havanda dövülmüş haşhaş koysak nasıl olur…
Gayette lezzetli…
Gerçekten Türk kadını yoklukta bile dahiyane şeyler bulabiliyor…
Bizde hep parasızlıktan ekonomik sıkıntıdan söz ediyoruz…
Bizimki elbette gözleme dayalı bir analiz…
Birde bilimsel verilere dayalı analizler var.
Rakamlar ürkütücü…
BİSAM kalem kalem saymış alım gücümüzün hangi ürünlerde azaldığını..
Yalnız dikkat edin bunlar, İstanbul, İzmir, Ankara fiyatları değil…
Anadolu’da işçilerin alım gücüne dayalı yapılmış araştırmalar.
İsterseniz BİSAM’ın yaptığı bir araştırmaya göz atalım.
xxx
Birleşik Metal İşçileri Sendikası Sınıf Araştırmaları Merkezi’nin (BİSAM) raporuna göre, ücretli bayrama fahiş fiyat artışları karşısında fakirleşerek girdi. Mayıs 2018 ile Mayıs 2019 arasında enflasyon oranında maaş zammı alan ücretlinin alım gücü, gıda ürünlerinde yüzde 8 eridi.
Enflasyondaki artış yurttaşın belini büküyor. Asgari ücretli bir çalışanın bir önceki bayrama göre alışveriş filesi boş kaldı.
Resmi enflasyon bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 18.71 artış gösterirken, gıda fiyatlarındaki artış yüzde 28.44 oldu. Buna göre bir önceki yıla göre ücreti resmi enflasyon oranında artan bir ücretli, geçtiğimiz yılın aynı ayına göre gıda karşısında alım gücünü reel olarak yaklaşık yüzde 8 oranında kaybetti.
BİSAM araştırmasına göre ücretli, madde bazında alım gücünü en çok sarmısak ve patateste yüzde 40 oranında kaybederken, domateste alım gücü kaybı yüzde 32, patlıcanda yüzde 30, kuru soğanda yüzde 30, tavukta yüzde 24 oldu. Buna göre ücretli bayram alışverişinden geçen seneye göre 5 kilogram (kg) patates yerine 3 kg patates, 3’er kg domates ve patlıcan yerine 2’şer kg domates ve patlıcan, 1 kg tavuk eti yerine 750 gram tavuk eti ile dönmek zorunda kaldı. Alım gücü kaybı ekmek ve tahıllarda yüzde 4.6, ette yüzde 4.1, süt, peynir ve yumurta grubunda yüzde 2.1 oldu.
Yurttaşın alım gücü düştü
BİSAM’ın, Türkiye İstatistik Kurumu madde fiyatları, Tüketici fiyat endeksi ana grup ve alt ana gruplara göre endeks rakamları üzerinden yaptığı hesaplamaya göre özellikle sebze fiyatlarındaki yüksek artışlar, kimi temel harcama kalemleri için ücretlinin alım gücünü büyük oranda azalttı.
Ücretli çalışan bir işçinin geliriyle 2018 yılı mayıs ayında alabildiği kadar sebze alabilmesi için maaşının mevcuttan 763 TL daha fazla olması (3 bin 263 TL) gerekiyor. Aynı miktarda meyve alabilmesi için ücretinin mevcuttan 322 TL (2 bin 822 TL) fazla olması, aynı miktar ekmek ve tahıl ürünü alabilmesi için ücretinin 2.621 TL, aynı miktar et alabilmesi için ücretinin 2 bin 607 TL, aynı miktar katı ve sıvı yağ ücretinin 2 bin 573 TL, aynı miktar süt ve süt ürünü alabilmesi için ücretinin 2 bin 554 TL olması gerekiyor.
Xxx
Rakamlar böyle…
Aslında bu konu derin ve çetrefilli..
Konu sadece tüketici için vahim değil..
Üretici de bir o kadar dertli…
Zaman zaman bu konulara değineceğiz… Amaç eleştirmek değil, bir duruma açıklık getirmek.
Buna ihtiyacımız var…