Geçtiğimiz günlerde yayınlanan bir yazımda da söylemiştim, yine söylüyorum.
Zaman su gibi akıp gitse de şu 23 Haziran biran önce gelse!
Gelse de gidip oylarımızı kullansak.
Kullansak da karşıt görüşteki politikacıların bu konudaki söz düellosu sona erse!
Sona erse de ülkeyi yöneten siyasiler, tüm zamanlarını ülkenin sorunlarını gidermek için harcamaya başlasa!
Özellikle de ekonomi alanında.
İşsizlik ve yoksulluk rakamları ortada!
Bu sorunlarla mücadele edilmiyor değil, elbette ediliyor.
Yapılması gereken, mücadelenin dozunun artırılmasıdır.
Evet, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için tekraren yapılacak seçim herkesin bildiği gibi, 23 Haziran’da yapılacak.
Yani 10 gün sonra.
O gün İstanbul’da yaşayan milyonlarca vatandaş, aynı seçim için bir defa daha sandık başına giderek, gönüllerinde yatan adaya oylarını verecekler.
Adaylardan biri iktidar partisine, diğeri ana muhalefet partisine mensup…
Binali Yıldırım ile Ekrem İmamoğlu.
İkisinin de şansı yüksek.
Fakat seçmenin neye karar vereceği o gün sandıklar açıldıktan, oylar sayılmaya başladıktan sonra ortaya çıkacak.
Neyse gelelim sadede…
Dediğim gibi, hayırlısıyla İstanbul seçimini bir atlatsak da siyasetçiler, ülke sorunlarını gidermek üzere kollarını sıvasa çok iye olacak.
Tahminim bu yalnızca bana göre değil, herkese göre böyledir, herkes böyle düşünüyordur.