Giderek daralan bir piyasa…
Kimse farkında değil ama
Geçim sıkıntısı içinde kıvranan vatandaşlar…
Ortam ise inanın çok mutsuz…
Lütfen ‘felaket tellallığı’ yaptığım gibi bir düşünceye kapılmayın. Bu yazımı sadece bir uyarı olarak alın. Çünkü halkın arasında olan bir kardeşiniz olarak, çok şey gördüğümü söyleyebilirim.
‘Ekmek parası’ bulamayan, ‘faturalarını’ yatıramayan, çocuğuna bir parça ‘kırmızı et’ alamayan, ‘kirasını ve işçi parasını’ veremeyen binlerce insan tanıyorum.
Ve işin garibi; bu durum giderek yayılıyor.
Haydi hayırlısı demekten bir söz kalmıyor bize...
FİKRİ OLAN VAR MI?
2 yıl önce Varlık Fonu diye bir şey çıktı ortaya...
Ne olduğu hakkında bilgisi ya da fikri olan var mı?..
O fondan ses seda yok...
Bence bu, batmış olan ekonominin teslim bayrağı idi 2 yıl önce…
Basit bir anlatımla uluslararası arenada bir tür BANKA TEMİNAT MEKTUBU anlamı taşıyor idi..
Cumhuriyetin tüm kazanımları; devletin temel direği ana kaynakları bu fona devrediliyordu..
Açıkçası devletin elinde başka bir kaynak kalmamış oluyordu..
Amaç ne idi?..
Bu fon teminat gösterilerek dışarıdan borç talebinde bulunacaklardı…
Haydi hayırlısı bakalım…!
HİÇ YUMURTLAMADIM…
Bir yazar yazacağı romanı anlatırken, anlatacaklarının sonuna gelmiş ve bu sırada Neyzen yüzünü buruşturup ‘Bu konuyu hiç beğenmedim’ demiş. Yazar da bunun üzerine ‘Peki ama siz hiç roman yazmadınız ki, nasıl fikir yürütürsünüz?’ deyince Neyzen; ‘Ben yumurtanın da iyisini bayatını anlarım, fakat hiç yumurtlamadım’ diye cevap vermiş…
SUSS DUYACAKLAR…
-Az önce o adama ne dedin ?
-Daha hızlı çalışmasını söyledim !
-Ona ne kadar ücret veriyorsun ?
-Günde 15 dolar !
-Ona vereceğin parayı nereden buluyorsun ?
-Malları satıyorum !
-Bu malları kim üretiyor ?
-O yapıyor !
-Bir günde kaç tane mal üretiyor ?
-50 dolarlık .
-O halde, bırak ona ödeme yapmayı, kendisine daha hızlı çalış demen için sana günde 35 dolar ödüyor !
-Ha?
-Ama … Makineler bana ait !
-Peki bu makineleri nasıl elde ettin ?
-Malları satıp aldım !
-İyi de o malları kim yaptı ?
-Kapa çeneni … Seni duyabilir !....